Koray Dağdelen: Kendine Güvenmenin Mıknatıs Etkisi

Özgüvenli insanlarla birlikte olduğunuzda ne hissedersiniz? Moralinizin yükseldiğini ve güçlendiğinizi hissetmez misiniz? Peki… Hiç düşündünüz mü, sizinle birlikte olan insanlar ne düşünüyor? Kendinize olan güveniniz başkaları tarafından fark ediliyor mu dersiniz?

Kendilerine güveni yüksek olan insanlar, diğer insanları kendilerine doğru çekerler. Çünkü pozitif enerji yayarlar. Siz de gerek sosyal gerekse iş çevrenizde daha pozitif etki yaratan, kendine olan güveninizi yükseltmek isteyen bir kişiyseniz, birkaç tavsiyemi paylaşmak isterim:

Kendinize inanın ve insanların ne söylediğine çok aldırmayın

Dünyayı ön yargılarımız ve inandığımız değerlerin süzgecinden geçirerek algılarız. İnsanların size inanmasını istiyorsanız işe kendinizden başlamalısınız. Zihinsel ve fiziksel olarak, yaptığınız şeylerin bir fark yarattığına içtenlikle inanın. Eğer bunu siz yapamazsanız, başkalarının da inanması zor olacaktır.

Doğru şekilde tanışın!

İnsanlarla doğru şekilde tanıştığınızdan emin olun ve ilk siz iletişim kurmaktan çekinmeyin.

Bizler için insanlarla tanışmak yıllardır sürekli yaptığımız bir şey olduğu için üzerinde belki de hiç düşünmediğimiz ve sürekli yanlış yaptığımız noktalar olabilir. Yeni bir insanla tanıştığınızda nasıl selam veriyorsunuz? Elini sıktığınız kişinin adını kendisi uzaklaşıp giderken hatırlıyor musunuz? Tanıştığınız kişiye merhaba, nasılsınız dedikten sonra kendi adınızı söylediğinize emin misiniz? Basit gibi görünen ancak otomatik olarak yaptığımız şeylerde bazı küçük ama önemli noktaları atlıyor olabiliriz.

 Gülümseyin!

Gülümsemek karşımızda yaratmak istediğimiz pozitif etkinin ana tetikliyecilerindendir. Gülümseyerek gözümüzün içine bakan bir kişinin bizden saklayacak bir şeyi olmadığını düşünürüz. Aynı zamanda kendine güven duyan kişilerin de ortak özellikleri arasında yer alır özgüvenle sıkılan bir el.

İnsanlarla konuşurken onlara adlarıyla hitap edin!

Bir iş toplantısında yeni tanıştığınız kişilerin adlarını hatırlamak önemlidir. İnsanlara adlarıyla hitap etmek için, ilk tanıştığınız anda adlarını doğru anlamadıysanız tekrar etmelerini istemek, 10 dakikalık bir sohbet ardından adlarını tekrar sormak zorunda kalmaktan çok daha iyi bir izlenim bırakır, emin olun. İnsanların kendi adlarını başkalarından duymaları önemsendiklerini gösterdiği için hoş bir algı oluşturur.

Enerjiyi emen değil enerji veren bir insan olun!

Mutlaka deneyimlemişsinizdir; hayatımızda bazı insanların yanından ayrıldıktan sonra enerjimizi neredeyse tükettiklerini hissederiz. Bu insanlar bizi yorar. Büyük bir ihtimalle de bu tür insanlarla bir daha görüşmek istemeyiz. Profesyonel hayatımın ilk yıllarında, yani 20 yıldan fazla bir zaman önce, bir yöneticimin kulağıma küpe olan sorusunu anımsadım: Haklı mı olmak istiyorsun başarılı mı? Bırakın bazen son sözü söyleyen siz olmayın. Kendinize olan güveninizi ve haklılığınızı kanıtlamak için çok bilgili olduğunuzu her ortamda göstermek, şahane fikirler sunmak, daha iyi olduğunuzu her zaman kanıtlamak zorunda değilsiniz.

Çevrenizdeki insanları takdir edin!

İnsanları gerçekten hak ettikleri durumlarda övmek konusunda cimri davranmayın. Hem de karşılık beklemeden yapın bunu. Güzel sözler duymak her ruha iyi gelir.

En son ve en önemli konu…

Hareketlerinizde ve sözlerinizde kendinize olan güveninizi sergilemeyi öğrenin. “Sanırım bu işi zamanında bitirebilirim” demek yerine “bu işi zamanında bitirebileceğime eminim” demeyi tercih edin ve zamanında bitirin. Bir fikrinizden bahsederken, “size yanlış ya da belki de ütopik gelebilir ama…” ile başlamak yerine sözü kısaca ve istediğiniz şeyi net olarak belirtecek şekilde güvenle ifade etmeyi tercih edin. Daha iyi ve başarılı bir hayatı arzu etmek kadar o hayat için gerekli ayrıntılara da dikkat etmek gerekir. Örneğin iki kalitesiz takım elbise yerine tek ama şık bir takım elbise sahibi olmak daha çok işinize yarayabilir.

İnsanların beden dilleri kendilerini isteseler de istemeseler de çok açık bir şekilde ele verir. Kendine güvenli kişilerin hareketleri hep kontrol altındadır. Bir kişiye söz verdiyseniz mutlaka yerine getirin, randevunuza gidin ve arayacağınızı söylediyseniz mutlaka telefon edin. Sözünüzün arkasında durmak da genel duruşunuzu ve tavrınızı destekler nitelikte tutarlı olmalıdır. Güvenilir olmanın para ya da unvan ile bir ilgisi yoktur ve er geç mükafatını alırsınız.