Depremde yapıların ayakta kalma ihtimali yükseliyor

Türkiye’de ilk kez inşaat sektöründe dijital dönüşüm sempozyumu düzenlendi. Sempozyumda dikkat çeken başlıklar yer aldı. Aralarında Cambridge, Carnegie Mellon ve Colorado State gibi dünyanın önde gelen üniversitelerinden akademisyenler, Amerika, Kanada, Avrupa ve Türkiye’den uzman konuşmacılar, “BIM ve Ötesi: İnşaat Sektöründe Dijital Dönüşüm” Sempozyumunda bir araya geldi. İstanbul Teknik Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde İTÜ ve ODTÜ’nün öğretim üyelerinin katkılarıyla Prota’nın düzenlediği sempozyum Tasarla-Uygula-Yakala-İlerle olmak üzere 4 ana oturumda gerçekleşti. Sempozyumda kent mimarisi, altyapı, şehir planlaması ve dünyadaki örnekler paylaşıldı. Türkiye için bu başlıklardaki ihtiyaçlar ve çözüm önerileri anlatıldı, robotik yaklaşımlar ve geleceğe yönelik teknolojiler masaya yatırıldı.

“İnşaa yapmadan sorun tespit ediliyor”

Katılımcılar arasında yer alan Carnegie Mellon Üniversitesi’nden Profesör Burcu Akıncı, yapı sektöründeki bu teknolojik yaklaşımda amacın sürprizlere yer kalmaması olduğunu vurguladı. Akıncı, “Çünkü şu anda yapısal işlerde, işlemlere ve başlıklara tek tek bakılarak sorunlar anlaşılmaya çalışılıyor. Burada BIM teknolojisi kullanıldığında ise daha binayı yaparken sorunları yakalayıp ne olduğunu anlayabiliyoruz, bu çerçevede çözüm üretebiliyoruz. Örneğin bir depremde binanın ayakta kalma ihtimali çok daha yüksek olacak” dedi.

“3. Havalimanı çok güzel örnek”

Ankara merkezli Prota’nın Genel Müdürü Danyal Kubin ise BIM teknolojisiyle yapı sektöründe baştan sona her şeyin kontrol altında tutulduğunu belirtti. “Hata payı sıfır ve kesinlikle sürpriz yaşamazsınız” diyen Kubin şöyle konuştu:

“Örneğin BIM’le yapılan bir inşaatta kesinlikle su basması yaşamazsınız. İnsan hatasının olmadığı yapılar inşa edersiniz. ABD’de BIM ile yapılan ve kontrol edilen inşaatlarda hem maliyet yüzde 13 düştü hem de insana bağlı hataların hiç yaşanmadığı tespit edildi. Ultra ileri bir teknoloji. Prota olarak bu sempozyumu düzenlemekteki amacımız Türkiye’de de bu sistemin yayılmasını sağlamak. Türkiye’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Ataköy- İkitelli, Kabataş Mahmutbey metroları BIM ile tasarlandı. Bu metrolar açıldıktan sonra hiçbir hata olmayacak. Hem daha kısa zamanda ve daha az maliyetli hem de daha ileri teknolojiyle yapılmış projeler bunlar. 3. Havalimanı BIM sistemine çok güzel bir örnek aslında. Burada birçok birim BIM ile tasarlandı. 3. Havaalanı dünyanın örnek projeleri arasında yer alıyor. Türkiye’de inşaat sektöründe birkaç yıl içinde bu teknoloji yaygın olarak kullanılacak. Bu sistemle çok daha mutlu ve güvenli bir ülke olacağız.

BIM ile altgeçitleri su basmaz

Sistemsizlik alışkanlık olmamalı. Bir altgeçidi tasarlıyorsanız birçok faktörü dikkate almalısınız. İnsan öngörüsü ve eliyle tasarlarsanız bir yerde hata yapıyorsunuz. Fakat BIM size müsaade etmiyor. İlk adımı BIM ile attığınız anda aradan birkaç yıl sonra dönüp baktığınızda mükemmel bir uygulamayla karşılaşıyorsunuz. Böyle bir yapıyı su basması mümkün değil. Bir işi yapmak kadar o işi denetlemek de önemli. Denetimsiz başarı çok fazla bir şey ifade etmiyor. Kaos ortaya çıkıyor. BIM ile birlikte sizi robotik teknoloji yönlendiriyor.”

“Deprem hasarı tespiti için önemli”

Cambridge Üniversitesi’nden Doçent Ioannis Brilakis de deprem sonrasında binalarda meydana gelen hasarlarda hızlı tespit için BIM teknolojisinin son derece önemli olduğunu ifade etti. Brilakis, “Haiti’deki depremi hatırlayın. Oradaki hasarı tespit etmek 3 yılı aldı. Bu teknoloji yetkililere ‘Şu binaları boş verin. Bunlara bakın. Bunlar daha fazla risk barındırıyor’ deme imkanı veriyor ve hasar tespiti hızlı yapılabiliyor” dedi.

“Enerji tüketimi önceden bilinecek”

Yakın gelecekte BIM teknolojisine BIM denmeyeceğini belirten Hollanda Uygulamalı Bilimsel Araştırma Organizasyonunda (TNO) BIM Araştırmacısı Leon Van Berlo da tüm dünyanın bu teknolojiyi kullanmaya başlayacağını dile getirdi. Berlo, “Gelecekte, tasarımcılar ve mühendisler yapıları tasarlarken maliyet, enerji ve iş sağlığı gibi birçok başlığı net verilerle daha sağlıklı dizayn edilebilecek. Hatta konut veya mülk sakinleri-sahipleri daha oturuma başlamadan yapının ne ölçüde enerji tükettiğini bilecek” diye konuştu.