Türkiye Sigorta İcra Kurulu Başkanı Atilla Benli, Ege Denizi’nde merkez üssü İzmir’in Seferihisar ilçesi açıkları olan depremin ülkemizi derinden üzdüğünü belirterek, kurum olarak tüm paydaşlarıyla birlikte depremin ardından hızla koordine olduklarını, hasar tespit ve destek çalışmalarına başladıklarını söyledi.
30 Ekim 2020, Cuma günü merkez üssü İzmir’in Seferihisar açıkları olan deprem tüm Türkiye’yi yasa boğdu.
Ülkemize ve tüm bölge halkına geçmiş olsun dileklerini ileten Türkiye Sigorta İcra Kurulu Başkanı Atilla Benli, “Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarını kaybedenlere başsağlığı ve yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Ülke olarak bu tarifsiz acının yaralarını sarmak üzere kenetleniyor, birbirimize destek oluyoruz” dedi.
Türkiye Sigorta olarak depremden etkilenen bölge halkının yanında olduklarının altını çizen Atilla Benli, “Bölge halkımızın yaşamlarına kaldıkları yerden devam edebilmeleri için biz sigortacılara büyük görev düşüyor. Türkiye Sigorta olarak acentelerimiz ve eksperlerimizle birlikte hızla bölgede hasar tespitine başladık. Depremden etkilenen sigortalılarımız ve iş ortaklarımız 7 gün 24 saat Çağrı Merkezimiz ve tüm iletişim kanallarımızdan bize ulaşabilirler. Hasar ihbarlarını İzmir depremine özel olarak oluşturduğumuz sistem ile çok daha hızlıca alıyor ve süreçlerimizi tamamlıyoruz” dedi.
“Hasar tespit çalışmalarını hızla tamamlayacağız”
Sigortalı vatandaşların hasarlarına en kısa sürede çözüm bularak onların hayatlarına en iyi şekilde devam etmelerine destek olmayı en öncelikli sorumlulukları olarak gördüklerini belirten Benli sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye Sigorta’nın bölgedeki ilk hedefi hayat, sağlık, konut, iş yeri, kasko ve tekne sigortası poliçesi sahibi sigortalılarımızdan gelecek hasar ihbarlarının tespit çalışmalarını en kısa sürede tamamlayarak tazminat ödemelerini yapmak. 02 Kasım 2020 tarihi itibarıyla şirketimize Aydın ve İzmir illeri ağırlıklı olmak üzere yaklaşık 5 milyon TL tazminat tutarında yangın, konut, mühendislik ve tekne branşlarında toplam 83 adet hasar dosyası ulaşmıştır. Bölge Müdürlüklerimiz ve acentelerimiz kanalıyla hasar ihbarları tarafımıza ulaştıkça müşterilerimizin zararını en hızlı şekilde karşılama ve hızlıca çözüm üretme sorumluluğu içerisinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye Sigorta ve sigorta sektörümüz sermayesi ve aktif büyüklüğünden aldığı güçle bugüne kadar üzerine düşen görevleri eksiksiz yerine getirdi ve getirmeye de devam edecektir.”
Depremin ülkemizin bir gerçeği olduğunu hatırlatan Atilla Benli, bu gerçekle yaşamanın en öncelikli kuralının tedbir almak olduğunun altını çizerek şöyle konuştu; “İzmir depremi, ülkemizin deprem kuşağında olduğu gerçeğini bir kez daha hatırlattı. Türkiye Sigorta Birliği’nin iletişim çalışmalarında büyük bir hassasiyetle üzerinde durduğu “Sigortasız olmaz” gerçeğini deprem, sel ve benzeri birçok doğal afette ne yazık ki acı bir şekilde öğreniyoruz. Ülkemizdeki ve bölgedeki sigortalılık oranının artırılması için başta Zorunlu Deprem Sigortası olmak üzere konut, sağlık, kasko ve iş yeri sigortalarının bölgedeki penetrasyonunu artırmak bizim en önemli sorumluluklarımızdan biridir. Ev sahiplerinin DASK’ın yanı sıra konut sigortası, kiracıların eşya sigortası, iş yeri sahiplerinin ise iş yeri sigortası yaptırmalarını hatırlatmak gerekiyor. Bu gibi doğal afet durumlarında oluşacak hasarları karşılayabilmek adına sigortalılarımıza kasko poliçelerine deprem teminatını eklemelerini önemle anımsatıyoruz. Türkiye Sigorta ve Türkiye Hayat Emeklilik olarak, İzmir ve civarında yaşayan ve depremden etkilenen tüm vatandaşlarımızın yaralarını sarmak için ilgili kurumlar, STK’lar ve paydaşlarımızla çalışmaya devam edeceğiz”.
