Kargo hırsızlığı ile ilgili bir rapor, nakliye endüstrisi için önemli yeni risk eğilimlerini göstermekte. Taşımacılık ve lojistik sigorta şirketi TT Club ve tedarik zinciri istihbarat sağlayıcısı BSI tarafından derlenen rapor, hem bölgesel hem de küresel riskleri inceledi. TT Club, belirli olaylar henüz meydana gelmemiş olsa da, dağıtım planları kusursuz bir şekilde uygulanmadıkça COVID-19 aşılarının hırsızlıktan korunmasında zorlukların ortaya çıkacağı konusunda uyardı.
Raporun dikkat çektiği en önemli eğilim, hırsızlık olaylarının konumundaki göreceli değişimdi. Yoldaki kargo hırsızlığı en yaygın sorun olmaya devam etse de payı 2019’da% 87’den 2020’de% 71’e düştü.
Bu arada, depolardan ve diğer depolama tesislerinden hırsızlık, toplam hırsızlıkların % 25’ine yükseldi. Artışın boyutu bölgeden bölgeye değişiyordu; ancak trend, COVID-19 salgını nedeniyle tüketici satın alma modellerinde radikal değişikliklerin yol açtığı tedarik zincirlerindeki kesintiyi yansıtıyordu.
TT Club kayıp önleme genel müdürü Mike Yarwood, “COVID krizinin 2020 boyunca etkileri tedarik zinciri güvenliğini, sürekliliğini ve dayanıklılığını tehdit etti. Yüksek değerli emtialar hırsızlık hedefi haline gelmekle kalmadı, aynı zamanda limanlarda ve ambarlarda lojistik altyapısındaki darboğazlar potansiyel riskleri artırdı. Geçici taşma depolama tesisleri, mevcut güvenlik sistemlerinin kontrolünü gevşeterek tehlikeleri artırdı.” dedi.
Rapora göre, Avrupa’da, malların stoklanması nedeniyle envanterler özellikle tehdit altına girdi ve 2020’de rapor edilen hırsızlıkların % 48’i depolardan ve üretim tesislerinden geldi. Bu, rapor edilen hırsızlıkların yalnızca% 18’inin bu yerlerde meydana geldiği 2019’dan itibaren önemli bir artış oldu. Bununla birlikte, dinlenme alanlarında ve park alanlarında bildirilen hırsızlıkların oranı önemli ölçüde azaldı. 2019’da% 54 iken 2020’de% 19’a düştü.
Asya’da hırsızlık riskinin en yüksek olduğu ülkeler Hindistan, Endonezya, Çin ve Bangladeş oldu. Depolamaya dayalı riskin payı bir bütün olarak Asya’da yaklaşık % 50 idi, ancak Güneydoğu Asya’da geçiş riski, rüşvet ve yolsuzluğun yaygınlığının göstergesiydi ve hırsızlıkların yüksek bir yüzdesi çalışanlar veya gümrükler ve diğerleri tarafından kolaylaştırılıyordu.
Kuzey Amerika’da hırsızlık neredeyse yalnızca transit kaçırma veya doğrudan park etmiş araçlardan çalma yoluyla gerçekleşti. TT Club, özellikle Meksika’da sosyal huzursuzluk riskinin 2020’de kargo kaybı riskini de etkilediğini söyledi. Protestocuların tren raylarında ablukalar kurmasıyla geçen yıl Meksika demiryolu taşımacılığı endüstrisinde önemli bir kesinti yaşandı. Bu bozulma, yaklaşık 4,4 milyar ABD doları tutarında tahmini zarara yol açtı.
Rapora göre, Güney Amerika’da Brezilya, kargo hırsızlığı için 2020’de önemli bir noktaydı. Yüksek hırsızlık oranlarının önemli bir nedeni, kaçakçılık çabalarını finanse etmek için hırsızlık yapan uyuşturucu kaçakçılığı çetelerinin varlığıydı. Kuzey Amerika’da olduğu gibi, baskın riskler, transit kaçırma ve araçlardan veya araçlardan hırsızlıktı. Bu tür hırsızlıklar, bildirilen toplam kayıpların% 78’ini oluşturuyordu. Ancak, polis ve endüstrinin hırsızlıkla mücadele çabaları sayesinde, kargo hırsızlığı oranı birkaç yıldır ilk kez düştü.
