Şimdi değilse ne zaman: Sigortacılıkta yeşil dönüşüm

Kasırgalardan sellere, yangınlardan kuraklığa kadar küresel ısınmanın etkileri küresel boyutta hissedilirken, sigorta sektörü de küresel ısınmanın 1,5 derecenin altında tutulması yolunda adımlar atıyor. Sigorta ve reasürans sektörü, sera gazı salan endüstrilere teminat sağlamayı ve yatırım yapmayı bırakmayı stratejik hedefleri arasına koyuyor. Yılda 6 trilyon dolar prim üreten küresel sigortacılık, iklim değişikliğiyle mücadelede kritik rol oynuyor. Bu nedenle Birleşmiş Milletler bünyesinde “Net Sıfır Sigorta İttifakı” başlığında sekiz sigorta ve reasürans devi küresel ısınmaya karşı birleşerek sektöre öncülük ediyor.  

(Sigorta Dünyası Özel Haber)

Küresel ısınmanın meydana getirdiği İklim değişikliği artık gelecek bir fenomenden çok, mevcut bir fenomen haline geldi. Neler yapılması gerektiği küresel bazda sürekli konu edilirken, Avrupa Birliği temmuz ayında “Fit For 55” adlı yeşil dönüşüm paketini açıkladı. Bu planla, karbon emisyonunun 1990’lara göre yüzde 55 oranında düşürülmesi hedefleniyor.  

Bilindiği üzere, Paris İklim Anlaşmasına göre küresel ısınmanın sanayileşmeden önceki dönemin sıcaklığının 1,5 dereceyle sınırlı tutulması hedefleniyor. Ancak şimdiden 1 dereceyi aşmış olan küresel ısınma gelecek için olumsuz sinyaller veriyor. Dünya Meteoroloji örgütüne göre geçtiğimiz 10 yıl tarihin en sıcak 10 yılıydı. Küresel ısınmanın devam etmesi halinde bu “sıcak 10 yıllar”a daha çok maruz kalacağız. Birleşmiş Milletler Hükümetlerararası İklim Değişikliği Panelinin (IPCC) yeni yayınladığı rapor, en iyi senaryoda bile 1,5 derecenin aşılacağını gösteriyor. Bu durumda aşırı yağmur, sel, orman yangını, fırtına, aşırı sıcaklar ve kuraklık daha şiddetli ve sık yaşanacak, deniz seviyeleri yükselecek.  

Karbondoksit ve metan gibi gazlar atmosferde ısı tutmaya yarayıp bir çeşit sera etkisi yaratıyor ve bu nedenle sera gazı olarak adlandırılıyor. Sera gazı denince daha çok karondiokside odaklanılıyor. Fosil yakıtların enerji üretiminde kullanılmasının artması atmosferdeki karbondioksit oranını arttırırken, ormanların azalması da gidişata olumsuz etki yapıyor. Ancak metan gazı son yıllarda etkileri bakımından dikkatleri üzerine çekiyor. Metan gazını oluşturan en önemli kaynak ise hayvancılık sektörü olarak öne çıkıyor. 

Fit For 55 ve karbon vergisi 

Bu bilgiler ışığında Avrupa Birliği, 2050 için koyduğu sıfır emisyon hedefi için Fit For 55 ile 2030’a kadar AB’de karbon salımını 1990’lara oranla yüzde 55 oranında düşürmek için uğraşacak. Bunun için benzin ve mazotlu araçların satışı zamanla yasaklanacak, elektrikli araçlar ve dolum istasyonları yaygınlaştırılacak, kömürden elektrik üretilmeyecek. Avrupa’da sera gazı emisyonlarının yüzde 36’sını oluşturan binalar enerji verimliliği için yenilenecek. Bu eforun elbette maliyeti de olacak. Oksijen gazetesine konuyla ilgili bilgi veren Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Kurucu Direktörü Güven Sak, ilk kez somut bir adım atıldığını ve karbon emisyonunu belirlenen sınırın altına çekemeyen firmalardan ek vergi alınacağını söyledi. Alüminyum, çimento, elektrik, gübre ve demirçelik öncelikli sektörler olarak belirlendi. Bu gelişmenin Türkiye’ye de yansımaları olacak. AB’ye yukarıdaki beş sektör için Türkiye’den ihracat sırasında 771 milyon avro ödenmesi bekleniyor. Sak’a göre, eğer Türkiye’de karbon vergisi uygulanırsa bu rakam ülkede kalacak, uygulanmazsa AB’ye vergi olarak ödenecek.    

8 sigorta ve reasürans devi öncülük ediyor 

Sigorta endüstrisi de birkaç yıldır iklim değişikliğiyle mücadelede rol oynamaya başladı. Birçok küresel sigorta grubu fosil yakıt, özellikle de kömür kömür işletmelerini sigortalamayı ve bu tip endüstrilere yatırım yapmayı bırakıyor. Öte yandan geçtiğimiz aylarda dünyanın önde gelen sekiz sigortacı ve reasürörü – AXA, Allianz, Generali, Aviva, Munich Re, SCOR, Swiss Re ve Zurich- küresel sıfır emisyon ekonomisine geçişi hızlandırmada üstlerine düşeni yapmaya dair tarihi bir taahhüdü paylaştı. Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişiminin Sürdürülebilir Sigorta İlkelerine göre oluşturulan Net Sıfır Sigorta İttifakı’nın kurucu firmaları, 2050 yılına kadar sigorta ve reasürans portföylerinden kaynaklanan net emisyonları, sanayileşme öncesi seviyelerin 1.5 °C üzerinde küresel bir sıcaklık artışı ile tutarlı olarak sıfıra indirme taahhüdünde bulundu. Her üye, beş yılda bir ayrı ayrı, bilime dayalı bir ara hedef belirleyecek ve Paris İklim Sözleşmesi’nin amaçlarını gerçekleştirmeye katkı sağlamak için, her biri ilerlemelerini her yıl kamuya açık olarak raporlayacak. Bu girişim, resmi olarak finansal sistem genelinde önde gelen net-sıfır girişimlerle bir araya gelerek, Glasgow Finansal Net Sıfır İttifakı’nın bir parçası olmak üzere, Birleşmiş Milletler Sıfıra Ulaşma Yarışı Kampanyası’na katılmaya hazırlanıyor. 

Konuyla ilgili sorularımıza cevap veren şirketler de hem küresel ısınmayı 1,5 derecenin altında tutmanın kritik öneminden hem de ülkemizde ve dünyada bu amaç için şirketlerinin projelerinden bahsettiler. İlgili görüşlere aşağıdaki linklerden ulaşılabilir:

AXA Sigorta CEO’su Yavuz Ölken 

Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Kerem Erberk

Generali Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Suat Oruç