İklim krizinden sigorta endüstrisine 100 milyar dolarlık uyarı

İklim değişikliği tartışmaları 1980’lerde yoğunlaşırken 2000’lerde iyice arttı ve günümüzde artık ülkemizde de yüksek sesle konuşulmaya başlandı. İklim değişikliğinden hep gelecek bir kriz olarak bahsedilse de geçtiğimiz yıl Japonya’dan Avrupa’ya kadar yaşanan aşırı seller, ABD’deki Ida kasırgası ve ülkemizde daha önce eşine rastlanmayan orman yangınları ve seller iklim değişikliğinin gelecek değil, tam da içinde bulunduğumuz bir kriz olduğunu gösterdi.

Konuyla ilgili bir çalışma yapan İngiliz Christian Aid adlı yardım kuruluşu, iklim krizinin sigortacılığa maliyetini 100 milyar dolar olarak kayıtlara geçirdi. ABD’de gerçekleşen Ida kasırgasının sigortalı hasarı 43 milyar dolar olarak kayıtlara geçtiği kuruluş tarafından duyurulurken, katastrofik hasar tahmini yapan CRESTA’ya göre temmuz ayındaki Avrupa sellerinin sigortalı hasarı 12 milyar dolar oldu.

İnsanî bedeli yoksul ülkeler ödüyor

Sigortalı ve ekonomik kayıplar gelişmiş Batı ülkelerinde gerçekleşirken, diğer bölgelerde doğal ve insanî trajediler öne çıktı. Konuyla ilgili bir haber hazırlayan Yeşil Gazete’ye göre, 2021 yılında gerçekleşen en yıkıcı aşırı hava olaylarının birçoğunun, iklim değişikliğine katkısı oldukça sınırlı olan yoksul ülkelerde yaşandığı görülüyor. Gerçekleşen felaketler, yarattığı finansal maliyetin yanı sıra, gıda güvenliğinde yarattığı riskler, kuraklık, kitlesel göçler ve can kayıplarına neden oluyor. Birçok insanın hali hazırda ülke içinde yer değiştirmek zorunda kaldığı Güney Sudan’da 850.000’i aşkın insanın evlerini terk etmeye zorlandığı sel felaketleri yaşanırken, Doğu Afrika ise kuraklıkla kavruldu.

Kanada’da 15 bin kişi evlerini terk etti

En yüksek maliyetli on aşırı hava olayından dördünün gerçekleştiği Asya’da sel ve tayfunların toplam maliyeti 24 milyar doları buldu. Mart ayında Avustralya 18 bin kişinin yer değiştirmesine ve 2,1 milyar dolarlık hasara yol açan sel felaketlerine maruz kaldı. Kanada’da gerçekleşen sel felaketinde 7,5 milyar dolarlık hasar yaşandı ve 15 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. ABD’de yıl sonuna yaklaşan dönemlerde gerçekleşen kasırgalarla ilgili sigorta ve mali kayıp verilerinin eksik olması sebebiyle raporda yer verilmedi.

Yine Yeşil Gazete’nin haberinde Christian Aid’in iklim politikaları lideri ve raporun yazarı Dr. Kat Kramer’in sözlerine de yer verildi: “İklim değişikliğinin bu yılki maliyeti, dudak uçuklatan ekonomik kayıpların yanı sıra dünyanın dört bir yanında birçok insanın hayatını kaybetmesi ve göç etmek zorunda kalması açısından oldukça yüksek oldu. Dünyanın en zengin ülkelerinden bazılarında yaşanan fırtına ve sel gibi aşırı hava olaylarının yanı sıra, en yoksul ülkelerin birçoğunda yaşanan kuraklık ve sıcak hava dalgaları, iklim krizinin 2021 yılı maliyetinin yüksek olmasıyla sonuçlandı. COP 26’da kaydedilen ilerleme olumlu olarak değerlendirilse de dünya genelinde insanların güvenli ve refah içerisinde yaşaması için yeterli değil.”