“FinTech”çiler Arasında Sigortacılar

Finansal teknolojiler alanında her detayı konuştuğumuz Agora Fintech Fuarı boyunca elektronik para ve ödeme hizmetlerinin geleceğine, potansiyeline ve iktisadi katkısına uzun uzun değindik ve olası iş birliklerini değerlendirdik. Kalabalık “FinTech”çilerin arasında Fatih Acer ve Andrew Warburton ile gerçekleştirdiğimiz tek sigorta oturumundaki çıkış noktamız ise iki sektörün birbirine ne kadar yakın olduğu ve birbirini besleme potansiyeli idi.

-Dr. Zeynep Stefan

Agora Fintech Fuarı, 17-19 Nisan tarihinde İstanbul Fuar Merkezi’nde binlerce profesyonelin ve öğrencinin katıldığı ve üç güne yayılan onlarca etkinlikle sona erdi. Finansal teknolojiler alanında her detayı konuştuğumuz etkinlik boyunca elektronik para ve ödeme hizmetlerinin geleceğine, potansiyeline ve iktisadi katkısına uzun uzun değindik ve olası iş birliklerini değerlendirdik. Kalabalık “FinTech”çilerin arasında bir avuç sigortacı vardı ki onlar da bizdik. Agora’da gerçekleştirilen tek sigorta temelli oturumu Fatih Acer ve Andrew Warburton ile fuarın ikinci günü gerçekleştirdik. Çıkış noktamız ise iki sektörün birbirine ne kadar yakın olduğu ve birbirini besleme potansiyeli idi. Oturumumuz 30 dakika sürse de hazırlığı uzun zaman önceye, 2018 yılına dayanmakta.

Bunu söylememin nedeni Türkiye’nin ilk InsurTech Hub’ını 2018 yılında Fatih Acer ile kurmamız. O tarihten itibaren Türkiye’de, Almanya’da İsviçre’de ve İtalya’da onlarca ekibe danışmanlık yaptık, fikirlerini değerlendirdik. Bazı fikirleri sigorta sektörüne kazandırdık, bazılarını ise finansal piyasaların diğer bileşenlerine. Almanya’da, İsviçre’de, ABD’de, İngiltere’de yer alan diğer platformlarla iş birliği anlaşmaları yaptık. Düzenleyici kurumlara kanun taslakları hazırladık. Daha kişiselleştirilmiş, kolay ulaşılabilen ve kolay anlaşılabilen sigortacılık ürünlerinin geliştirilmesi gerektiğini, risk temelli sermaye yapısının getirilmesini, lisanslama sürecinin farklı türlerle zenginleştirilmesinin gerekliliğini, dağıtım kanallarında yetkinliğin desteklenmesini ve finansal sektör temelli etkinliğinin arttırılmasını savunduk.

Fatih Bey’in çıkış noktası, 20 sene önce kurduğu AcerPro şirketiyle de amaçladığı gibi, sigorta sektöründeki dijital dönüşümün öncüsü olmaktı. Benim makro hedefim ise sigorta sektörünün finansal piyasalardaki, bence bankacılıktan daha önemli ve hayati olan, rolünü güçlendirmekti. Penetrasyon, yoğunluk, brüt prim üretimi, sigorta değer zincirine yaklaşımımız hep bu temel çerçevesinde şekillendi.

Bu süreçte hedefimiz konusunda oldukça ısrarcıydık. En başından beri oldukça net ve temellendirilebilir hedeflerimiz oldu. Bu hedeflere ulaşma yöntemlerimiz ise mevcut uygulamalardan ve “rakiplerimizden” oldukça farklıydı ve yıllar içerisinde deneyimlerimiz, yaşadığımız ülkeler ve artan kıdemimizle birlikte şekillendi. Örneğin zor yolu seçtik; her zamanki gibi; ve hızlı bir şekilde organizasyon düzenlemeye girişmedik. Görece erken bir dönemde başladığımızdan miktar yerine her zaman kaliteye ve özgünlüğe odaklandık. Etkin işleyecek bir ürün-fikir-hizmet platformunun ihtiyacı olan bileşenlere ulaştık, değerlendirdik ve şekillendirdik. Örneğin Avrupa Birliği uygulamalarında görmeyeceğiniz şekilde kanun tasarıları hazırladık, düzenleyici kurumlar ile her zaman iki yönlü bir iletişim ilişkisi kurduk. Her zaman soru sormaya gitmedik, bazen sorularını cevaplamak veya sadece nasıllar diye sormak için de kapılarını çaldık. Oldukça özgün, heyecan verici, kaynakları son raddesine kadar etkin kullandığımız ve bize göre uzun yıllar devam edecek bir yolculuğu şekillendirdik.

Dolayısıyla Agora’da ortaya koyduğumuz vizyon, sigorta sektörüne yönelik hedeflerimiz ve amaçladığımız sosyal-iktisadi etkiyi dinleyicilerle paylaşmak oldukça kolay oldu. Yarım saat su gibi aktı. Aslında “fintech” ve “insurtech” branşları arasında kurduğumuz köprü sürekli anlattığımız ve her platformda övündüğümüz bir özelliğimizdi ancak bu özelliğimizle, genellikle sigortacılar arasında övünürken ilk defa finansçılar arasında gurur duyduk. Bizim için her açıdan heyecan verici ve başarılı bir oturumdu.

Şimdi benzer bir deneyimi 14 Mayıs’ta 2025 Bankasürans Zirvesinde yaşıyor olacağız. Bu sefer sigortacılar arasında finans sektöründeki deneyimimizi, sigortacılık ve bankacılık faaliyetlerinin kesiştiği bankasürans faaliyetleri çerçevesinde anlatıyor olacağız. Yöneteceğim oturum 12.20’de başlayacak ve yaklaşık 25 dakika boyunca Fatih Acer’i, Andrew Warburton’u ve Mustafa Güneş’i ağırlıyor olacağım. İstanbul’da olan ve dağıtım kanalları içerisindeki önemini ve etkinliğini her geçen gün arttıran bankasürans faaliyetlerine ilgi duyan herkesi bekleriz.