AvivaSA 2020’de “Her Yaşta” diyor

2019 yılında yaşlanma konusuna dair “Her Yaşta” kurumsal sosyal sorumluluk projesini başlatan AvivaSA, projenin bu seneki bölümünün başlangıcı için, 18-24 Mart “Yaşlılar Haftası”nı seçti.

AvivaSA, “Her Yaşta” projesi kapsamında bu sene, tüm Türkiye’yi, projenin ilk adımı olan “Türkiye’de Yaşlılık Tahayyülleri ve Pratikleri” araştırmasında tespit edilen yaşlılığa dair negatif algıyı değiştirmeye ve Türkiye nüfusunun hazır olmadığı yaşlılık dönemine hazırlanmaya teşvik etmeyi hedefliyor. Bu hedef için, paydaş çalıştayları, çalışan çalıştayları, saha aktiviteleri, farklı farkındalık ve iletişim proje ve etkinlikleri gibi bir çok aktivite ile çok daha geniş kitlelere ulaşılacak. Kısacası AvivaSA 2020’de “Her Yaşta” diyecek.

Bireysel faydadan toplumsal faydaya

Neden böyle bir sosyal sorumluluk projesine ve araştırmaya ihtiyaç duyduklarına değinen AvivaSA CEO’su Fırat Kuruca, “Bu projeyle, ürün ve hizmetlerimizle sağlamaya çalıştığımız bireysel ve toplumsal fayda anlayışını, daha büyük ve geniş bir toplumsal faydaya taşımayı amaçlıyoruz.” dedi.

Türkiye’de, yaşlılarla ilgili yerel düzeyde gerçekleştirilmiş araştırmalar olsa da, ulusal düzeyde planlanmış ve hayata geçirilmiş yaşlanmaya ve yaşlılara dair bir algı araştırması olmadığına dikkat çeken Kuruca, sözlerine şöyle devam etti: “Biz de bu bilgi açığını kapatmak, akademik bilgi üreterek araştırmadan elde ettiğimiz bulguları paylaşmak ve mevcut durumu ortaya koymak istedik. Ayrıca, orta yaşın beklentileri ve kaygıları, yaşlanma sürecine dair bilgi ve hazırlığının olup olmadığı ve yaşlıların potansiyellerini ne kadar hayata geçirdikleri bilinmiyordu. Kısacası, geleceğin yaşlılarının bugünden yaşlılıkla ilgili yaptıklarını, yaşlılık algılarını ve planlarını karşılaştırmalı olarak resmetme hedefiyle; Yaşama Dair Vakfı (YADA) işbirliğinde ve Akdeniz Üniversitesi Gerontoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Arun danışmanlığında, özgün ve yenilikçi Türkiye temsili bir araştırma yaparak, projemizin ilk adımını atmış ve sonrasında geniş bir lansmanla sonuçları kamuoyuna duyurmuştuk. Ayrıca geçen sene, “Her Yaşta Dolu Dolu Yaşa” kurumsal sosyal sorumluluk projesi kapsamında üretilecek bütün bilgi ve içeriklerin toplumumuzla buluşacağı ve araştırma sonuçlarının yer aldığı, www.heryasta.org portalını hizmete sunduk. Yaşlanma ve yaşlılık konusunda bilgi açığını kapatmak ve bu alanda yapılacak araştırmalara ışık tutmak amacıyla, araştırma sonuçlarını bir kitap haline getirdik. Sonuçlarının yanı sıra uzman görüşlerinin de yer aldığı bu kitapla ilgili, özellikle akademik çevrelerden ve iş dünyasından olumlu yorumlar almak bizi ayrıca mutlu etti. Geçen sene konuyu sahiplenme yönünde çalışmış ve yaptığımız araştırmadan ürettiğimiz bilgileri kamuoyu ile paylaşmaya odaklanmıştık. Bu sene ise, tüm bu süreçte edindiğimiz bilgi ve tecrübeleri, paydaş çalıştayları, çalışan çalıştayları, saha aktiviteleri, farklı farkındalık ve iletişim proje ve etkinlikleriyle çok daha geniş kitlelere ulaştırmayı planlıyoruz. Temel amacımız, insanımızın yaşlılık algısının pozitife dönüşmesine ve Türkiye’nin yaşlanmaya hazırlanmasına destek olmaktır.”

Araştırma Sonuçlarından Bazıları

AvivaSA’nın yaklaşık 5 ay önce sonuçlarını kamuoyu ile paylaştığı “Türkiye’de Yaşlılık Tahayyülleri ve Pratikleri” araştırmasının, özellikle kadınları yakından ilgilendiren bazı sonuçları şöyleydi:

Kadınlar yine dezavantajlı: 65 yaş ve üstü kadınların yüzde 81’i nadiren evden çıkıyor.

Araştırmada, “Gününüzün ne kadarını evde geçirirsiniz” sorusuna verilen cevaplarda 65 yaş üstü grubun yarısından fazlasının nadiren evden çıktığı tespit edildi. Cinsiyet dağılımına bakıldığında, kadınların vaktinin çoğunu evde geçirmesi ise, bir başka önemli bulgu. 65 yaş ve üstü kadınların yüzde 81’i nadiren evden çıkıyor. Araştırmada ev içi iş paylaşımına ilişkin sonuçlar da dikkat çekici. Günlük işlere “çoğunlukla ben yaparım” yanıtını verenlerin oranları karşılaştırıldığında; kadınların ev içi işleri üstlendiği görülüyor. Kadınlar tüm ev işlerine erkeklerden 3 kattan fazla zaman ayırıyor.

Whatsapp ve Facebook önde; Instagram onları takipte

İnternet ve sosyal medya kullanımı konusundada ilginç sonuçlar bulunuyor: İnternette en çok zaman geçiren grup 35-49 yaş aralığındaki erkekler. Yaş ilerledikçe internette zaman geçirme süresi düşse de, 65 yaş ve üstünün günde ortalama 1 saatini internette geçirdiği görülüyor. Whatsapp ve Facebook’un tüm yaş gruplarında üyelik oranlarının çok yüksek olduğunu tespit edilmiş. Bir sonraki en çok üyeliği olan uygulama ise Instagram. Facebook üyeleri genellikle aktifler, fakat aktiflik düzeyi yaş ilerledikçe düşüyor. 65 yaş ve üstü grubunun Facebook üyelik oranı yüksek olmasına rağmen, beğeni, yorum ve paylaşım oranları daha düşük.

Yaşlılara toplum tarafından çizilen roller oldukça sınırlı

“Yaşlı bir erkek veya kadın için hangileri uygun değildir” diye sorulduğunda, özellikle “geceleri eğlence hayatına katılmak, tam zamanlı bir işte çalışmak, flört etmek, siyasete atılmak, yalnız seyahatlere katılmak” hem yaşlı kadınlar için hem de erkekler için uygun görülmüyor“Kurslara veya sertifika programlarına katılmak” diğerlerine göre görece daha uygun görülüyor. Araştırma sonuçlarında, “yaşlılara toplum tarafından çizilen rollerin” oldukça sınırlı olduğu görülüyor.

Yaşlıların yaşlı algısı negatif

65 yaş ve üzeri grup, fırsat verilse de eskisi kadar üretken olabileceğine katılmıyor ve imkan sağlansa da çalışmak istemeyeceğini belirtiyor. 65 yaş ve üzeri bazı aktiviteleri, diğer yaş gruplarına oranla yaşlılara daha çok yakıştırmıyor. Bu da yaşlıların da yaşlı algısının negatif olduğunu gösteriyor. Bu bulgu uzmanlar tarafından, “yaşlıların aslında uğradıkları ayrımcılığın farkında olmadığı” şeklinde yorumlanıyor. Yaşlıların, kendilerine yapılan ayrımcılığı kabul ederek ve besleyerek, hayata katılmalarının düşük olmasını normalleştirdikleri vurgulanıyor.

Emeklilik konusunda erkekler daha endişeli

Araştırma raporundaki, “cinsiyet farklılıklarına” dair başka veriler de oldukça önemli. Araştırmadaki uzmanların vurguladığı temel sonuçlardan birisi, “erkeklerin kadınlara göre emeklilik yaşamında zaman geçirmekte daha çok zorlandığı”. Emeklilikte erkeğin hayatının daha çok değiştiği de ortaya çıktı. Erkeklerin kadınlara göre emekli olma konusunda daha çok endişelendiği tespit edilmiş.

Türkiye’de 35 yaş üstününyüzde 39’u hiç cinsel ilişkide bulunmuyor

65 yaş ve üstünün yüzde 61’i hiç cinsel ilişkide bulunmuyor. Yaş gruplarına göre cinsel ilişkide bulunma sıklığına bakıldığında 35-49 grubunun yüzde 18’inin, 50-64 grubunun yüzde 25’inin ve 65 yaş ve üstünün yüzde 61’inin hiç cinsel ilişkide bulunmadığı görülüyor. Bir başka deyişle 65 yaş üstünde cinsel ilişkide bulunma oranı oldukça azalıyor. 50-64 yaş gurubunda toplamda yüzde 59’unun da, ayda bir veya daha az ya da hiç cinsel ilişkide bulunmadığı görülüyor. Cinsiyete göre bakıldığında, kadınların hiç cinsel ilişkide bulunmama oranı yaş ilerledikçe erkeklerden daha fazla artıyor

Yaş ilerlerdikçe hobi malzemeleri alışverişi artıyor.

Araştırma sonuçlarında, “seyahat” ve “alışveriş” alışkanlıklarına dair de ilginç sonuçlar var. Yaşla birlikte giyim alışveriş sıklığı düşüyor ve 65 yaş üstü grupta oldukça sınırlı. En sık yapılan giyim alışverişinin kıyafet olduğu bulgulanmış. Kozmetik dışında tüm başlıklarda 50 yaştan itibaren alışveriş eğilimi düşüyor ve genellikle 65 yaş ve üstünde yine daha da düşüyor. Hobi malzemelerinde ise farklı bir pratiğin işlediği görülüyor. En sık hobi malzemesi alan 35-49 yaş grubun ardından, 65 yaş üstü grubunun da onlara yakın bir orada ve 50 yaş grubundan daha fazla hobi alışverişi yaptığı ortaya çıkıyor. Ev eşyası tüketimi yaş gruplarında benzerlik gösteriyor. Son bir yıl içinde yapılan ev eşyası alışverişi oranlarının tüm yaş gruplarında birbirine yakın olduğu görülüyor. Beyaz eşya alışverişinin ise yaşla birlikte artması dikkat çekici. Yaş ilerledikçe kişisel özenin arttığı önemli bir bilgi.