Sinan Canan: Gerçekle karşılaşan insanlar sigortaya yöneliyor

Sinirbilim Uzmanı-Yazar Prof. Dr. Sinan Canan, “Gerçek örnek ve onların hikayeleri ile karşılaşmak insanları sigortaya daha fazla yönlendiriyor. Sigortanın bir insanın hayatını 180 derece değiştirdiğini gören insanlar bundan etkileniyor. Örnek olarak bir film sahnesinde yan oyunculardan birinin sigortalandığını ve bu sigortadan faydalandığını düşünün. Bu her ne kadar senaryo olsa da, bunu izleyen kişinin sigorta yaptırası geliyor” dedi.

Türkiye Sigorta Birliği’nin (TSB), “Geleceği Birlikte Şekillendiriyoruz” başlığı altında düzenlenen ‘Dağıtım Kanalları Paneli’nde konuşan Sinirbilim Uzmanı-Yazar Prof. Dr. Sinan Canan, özellikle sigorta acentelerine yönelik açıklamalarda bulundu. TSB Genel Sekreteri Özgür Obalı’nın giriş konuşması ile başlayan çalıştayda ilk sözü Sinir Bilim Uzmanı ve Yazar Prof. Dr. Sinan Canan aldı. Canan, içimizde bizi rahatsız eden soruların olabildiğini, bu özelliklerin üzerine çalışmalar yaptığını aktardı. Temel ihtiyaçları karşılandığında insanların diğer mental soruları sormaya başladığını söyleyen Canan, insanın ‘karnı doyunca’ bu soruları sormaya başladığına dikkat çekti. Canan, “Mücbir bir sebep olmadıkça hayatımızı değiştirmek için adımlar atamıyoruz. Öğrendiğimiz bir şeyi ömür boyu yapmayı görev olarak görüyoruz. İnsanların büyük çoğunluğu daha önce oturduğu bir yere, belli bir süre sonra gittiğinde tekrar oraya oturma ihtiyacı duyar. İnsanlar böylece hızlı alışkanlık oluşturuyor. İkinci kez yapılacak eylem, ‘ödül sistemi’ ile bağlantılı. Beyin dopamin sağladıkça yaptığımız şeyin iyi olduğunu ve tekrar tekrar yapmamız gerektiğini söyler” dedi.

“Yaptığımız işi yapış şeklimiz, yakınlarımızla iletişimimiz, günlük kullandığımız rota otomatik pilotta gerçekleşiyor, bu beynimizdeki ‘konfor alanı’ ile çalışıyor” diyen Canan, başarılı insanların konfor alanından çıkarak başarılı olduklarını söyledi. “Sınırlarını zorlayan, konfor alanından çıkan insanlar kendilerini mutlu hissediyor. Konfor alanımızdan çıkınca zarar bile görsek, bu hissin bizi geliştirdiğini biliyoruz. Fakat herkes bunu yapamıyor. COVID-19’dan önce de hayatımızda birçok şeyden şikayet ediyorduk ve şu an eski normale dönmek istiyorduk. Fakat 1 yıldır bazı insanlar bu süreci gelişerek geçirirken kimileri bekleme halinde kalıyor ve köreliyor” diyen Canan, cesaretin canlılar arasında sadece insanda olduğunun altını çizdi. İnsanın konfor alanına esir olduğunu söyleyen Canan, “Hepimizde var olan cesaret bazıları için kullanılabilir, bazılarında ise söz konusu bile değildir. Cesaret bizi her zaman geliştirir. Hata her zaman öğretir ve geliştirir” diye konuştu.

“HİKAYESİ OLMAYAN HİÇBİR ÜRÜN SATMAZ”

Sigorta sektöründeki aşılması gereken illüzyonun her şeyin aynı şekilde gideceğinin düşünülmesi olduğunu aktaran Canan, rasyonel olarak bakıldığında herkesin kaza geçirebileceğini söyledi. İnsanı insan yapan özelliğin, geleceği düşünüp önlem alabilmemiz olduğunu ifade eden Canan, bu illüzyondan insanları çıkaracak bir çözüm geliştirilmesi gerektiğini söyledi. “Benim kararımı değiştiren en önemli faktör kişisel örneklerle, gerçek hikayelerle karşılaşmak” diyen Canan, “Sigortanın bir insanın hayatını gerçekten 180 derece döndürebildiği gerçek bir örnekle karşılaşan insanlar bundan etkileniyor. Örnek olarak bir film sahnesinde yan oyunculardan birinin sigortalandığını ve bu sigortadan faydalandığını düşünün. Bu her ne kadar senaryo olsa da, bunu izleyen kişinin sigorta yaptırası geliyor” şeklinde konuştu. Canan, “Bir ürün satarken ya da pazarlarken ürünün teknik özellikleri ve fiyatı bağlamında bir iletişim yapılıyor. Bunlar son derece önemli. Ancak insan beyni hikayelerle çalışıyor. Eğer bir hikaye ikna edici tarzda bir insana aktarılabilirse onun hayata bakış tarzını değiştirir” şeklinde konuştu.

“İNSAN HAYATINI KAYBEDEBİLECEĞİNİ DÜŞÜNMEK İSTEMİYOR”

Hayat sigortalarından ziyade mal sigortalarına ilginin daha yüksek olmasını da değerlendiren Canan, “Artık hayatımızda ölüm düşüncesi çok dışladığımız bir düşünce. Öte yandan ölüm hayata anlam katar. Buradaki bariyer son derece doğal bir bariyer. Bu bir jargonla aşılabilecek bir sorun değil. İnsan ölümle ilgili hiçbir şey düşünmek istemez. Hastalık ve sakatlık da aynı şekilde” dedi. Alışkanlıklar ve konfor alanının ilişkisi hakkında da yorumda bulunan Canan, “Niyetiniz olacak, gayret edeceksiniz ve cesaret zamanı geldiğinde bir küçük alışkanlığı 28 gün boyunca ya yapacaksınız ya da yapmayacaksınız. Yeni davranış kazanma ya da alışkanlıkları kaybetmek için bunu yapmanız gerekiyor” ifadelerini kullandı.