Bitcoin ve Blockchain Sigortacılığı Nasıl Etkileyecek?

Bitcoin ve Blockchain tartışmaları son günlerde hiç gündemden düşmüyor. Bu sistemlerin dünyamızı tamamen değiştireceğini düşünenler de var, fazla abartıldığını düşünenler de. Peki bu yeni teknolojiler Sigortacılık için ne vaat ediyor?

Aksigorta Finans Müdür Yardımcısı Yasin Alp Aluç, Sigorta Strateji için yazdığı makaleyi aşağıda okurlarımızla paylaşıyoruz:

Bitcoin, günümüzde çok sıklıkla adını duyduğumuz, yakın gelecekte daha da fazla duyacağımız ve yaşamımızın da bir parçası olması beklenen Kripto Paraların (Crypto Currency) öncüsü. Bu kripto paranın Sigortacılık ile ne ilişkisi var derseniz, aslında gelecekte bu paranın geniş kitleler ve firmalar tarafından kabul görmesi ile bir ödeme aracı olarak kullanılabilmesi dışında direk olarak pek de ilişkisi yok diyebilirim. Bitcoin sayesinde ödemeler için aracıların ortadan kaldırılması söz konusu olabilecek (biraz tartışmalı tabii ki). Ve bu şekilde ödeme kabul eden firmalar için de maliyet azalması, poliçe primlerinin azalması anlamına gelebilir. Aslında bu yazıda konu edineceğimiz ilişki Bitcoin ile Sigortacılık değil de blockchain ile sigortacılık olacak. Bitcoin’i mümkün kılan teknoloji olan blockchain’in (Blokzincir) tüm sektörler gibi Sigortacılık sektörüne de büyük etki edeceği tahmin ediliyor ve şimdiden bazı örnekler ile muhtemel etkisi gözlemlenebiliyor.

  • Peki nedir blockchain?
  • Blockchain ile gelen yenilikler nelerdir?
  • Sigortacılıkta hangi alanlarda yenilikler/gelişimler sağlayabilir?
  • Bugüne kadar Sigorta sektöründe ortaya çıkan örnekler nelerdir?

Blockchain Nedir?

1400’lü yıllarda matbaanın icadı, bilginin yayılma hızını artırdı. Ve sadece belli bir zümrenin egemenliği altında olan araştırma, öğrenme ve bunların getirdiği hayal etme gibi yetkinlikler çok daha geniş kitlelere yayıldı. 1800’lü yıllarda buhar gücü ile çalışan makinelerin icadıyla 1. Sanayi Devrimi gerçekleşti, sermaye birikiminin artması toplumsal ve ekonomik birçok gelişimin de önünü açtı.

1900’lerin ilk yarısında petrol ve elektriğin yeni kullanım alanlarının keşfi ve yoğun olarak kullanılması (uçak-araba) ulaşımı, üretimi kısaca her şeyi derinden etkiledi ve değiştirdi. 1900’lerin ikinci yarısında ise Bilgisayar ve İnternetin keşfi bizi bambaşka yerlere getirdi. Bilginin yayılma hızını arşa çıkardı. Bir çoğumuz oturduğumuz yerden çalışmalarına devam edebiliyor, sınırsızca araştırıp alışveriş yapabiliyor, eğitim görebiliyor, … Saymakla bitmez sanırım.

Ve bunların hepsini Yapay Zeka ve IoT (Internet of Things – Akıllı aletlerimizin birbirleri ile bağlantılı olduğu ağ) gibi ileri teknolojik gelişmeler takip etti. Ve dünyadaki ölçülebilir veri miktarında çok ciddi bir artış sağlandı. Blockchain teknolojisi de şu an yukarıda saydığımız köklü değişiklikler kadar hayatımızda değişikliğe neden olacağı öngörülüyor. En temel olarak blockchain (blokzincir) bir veritabanı teknolojisi olarak özetlenebilir.

Sistemin dijital, merkezi olmayan, son derece güvenli, transparan, değiştirilemez bir veri sistemi oluşturması bu sistemi şu an ki sistemlerden çok farklı kılan özellikleri. Günümüzde sıklıkla duymaya başladığımız “veri, yeni çağın petrolüdür” sözünden yola çıkarak veri işleme ve saklama alanlarındaki gelişmelerin hepimize derin etkileri olacağı tahmin ediliyor. Veri boyutlarının artmış olması, birbirinden bağımsız birçok organizasyonun veri paylaşımı yapma ihtiyacı ve bu verilerin güvenilir, değiştirilmesi mümkün olmayacak, çoklu erişime açık olma ihtiyacı bu teknolojinin önemini açıklamaya yardımcı oluyor.


Blockchaine İle Gelen Yenilikler

Blockchain teknolojisi güvenli ve merkezsiz bir veri tabanı oluşturmanın dışında P2P (peer to peer – kişiden kişiye/aracısız) işlem gerçekleştirerek aracıların da aradan kalkmasını sağlayacak. (tabii ki bu konuda önünde ölçeklenme/aynı anda çok fazla işlemi gerçekleştirebilme gibi ciddi bir sorun var, fakat bu konuda da yoğun çalışmalar mevcut)

Blockchain’in getirdiği en büyük özelliklerden biri de Smart Contract’dır (Akıllı Sözleşme). İlk kez Nick Szabo tarafından 1990’lı yıllarda ortaya atılan bu terim, kodun içerisine tanımlanabilen bir protokolün şartlarının yerine gelmesi halinde dış bir müdahaleye gerek duyulmaksızın program tarafından yerine getirilmesi olarak tanımlanabilir. İsminin ilk anda bize düşündürdüğü kadar akıllı olmadığını itiraf etmek gerekir, neticede bilgisayar dünyasında “if and then” (eğer ve öyle ise) koşullarının tanımlanabilme yeteneğine bağlı bir kullanım alanı vardır. Fakat bu sözleşmeler, kişiler arasında güven ilişkisi ihtiyacını ortadan kaldırır ve koşulların yerine getirilmemesi durumunda sözleşmenin uygulanmayacağı garantisini her iki tarafa da verir.


Sigortacılığa Hangi Alanlarda Yenilik Getirebilir?

Bu teknolojinin sigortacılık dünyasına getirmesi beklenen yenilikleri aşağıdaki gibi özetleyebiliriz;

Aşağıda bahsettiğim blockchain teknolojisinin Sigorta sektörüne katacağı yenilik ve gelişmeleri, çok taraflı verilere otomatik, güvenilir, hızlı bir şekilde ulaşılması sayesinde verilerin doğru değerlendirilmesi ile maliyetin azaltılması ve zaman kazancı olarak özetleyebiliriz.

Akıllı sözleşmeler sayesinde yeni poliçe türleri ortaya çıkıyor. Sözleşmede belirtilen hasar veya durumun gerçekleşmesi halinde otomatik olarak sigortalıya ödeme gerçekleştirilebiliyor.

Reasürans işleminin yapıldığı poliçelerde birden fazla taraf oluyor. Bu gibi bilgi akışının çok fazla tarafa yapıldığı sözleşmelerde veri akışının güvenli ve otomatik bir şekilde sağlanması hem maliyet hem zaman kazancı sağlayacaktır.

Sigorta ettiren-sigorta brokerı-sigorta şirketi-reasürans brokerı-reasürans firması (firmaları) gibi çok fazla tarafın bulunduğu poliçelerde veri/para transferleri tüm tarafların maliyetlerini artırıyor. Tek bir güvenilir sistemde oluşturulup verilerin/ ödemelerin eş zamanlı aktarılabilmesi maliyetin düşmesini ve daha da önemlisi zaman kaybının önüne geçilmesini sağlayacaktır.

Blockchain teknolojisinin eş zamanlı veri toplama ve analizi mümkün kılması sayesinde hatalı hasar bildirimlerinin (suiistimallerin) azalması ve maliyetlerin düşmesi mümkün olabilir. BCG’ye göre hasar süreçlerinin Hayat dışı branşlarda geleneksel yöntemlere göre 3 kat daha hızlı ve 5 kat daha ucuz olma potansiyeli vardır. Bu aynı zamanda müşteri memnuniyetinin de artmasını sağlayacaktır. Dağıtık defterlerin süreçleri kısaltıp, ödemeleri otomatikleştirip, müşteri açısından güven sorununu azaltıp, suistimal sayısının azalmasını sağlayabileceği öngörülmektedir.

Eş zamanlı paylaşılan verilerin artması, poliçe sahiplerinin risklerinin ve varlıklarının daha doğru bir şekilde değerlendirilmesini ve sigorta şirketlerindeki kâğıt işlerini azaltmasını birlikte getirecektir.

Sağlık sigortalarında medikal bilgilerin güvenli bir şekilde paylaşılması mümkün olacaktır, bu da kâğıt işlerinin azaltılması, sigorta sahibinin tekrar tekrar aynı sorulara maruz kalmasını ortadan kaldıracak, daha doğru bir fiyatlama sistemini doğuracaktır.

Nakliyat gibi ürünler için de (uydu takip sistemi, konum bilgisi) dış sistemlerden sağlanabilecek verilere göre risk ayarlaması yapılabilecektir.


Bugüne Kadar Sigorta Sektöründe Uygulamaya Konan Örnekler

Etherisc (https://etherisc.com) tarafından tasarlanan blockchain sigorta ürünleri;

Uçakların kalkış/iniş zamanlarının aynı sigorta sistemi içerisinde takip edilmesi ile uçağınızın kalkışının ertelenmesi halinde dakikalar içerisinde bilet paranız iade ediliyor. Sigortalının yaşadığı bölgeden belli bir mesafe uzaklığa kadar oluşan kasırgalarda teminatta belirtilen ödeme sigortalıya dakikalar içerisinde yapılıyor. Tarım arazilerinde kuraklık (belli bir sürede yağış olmaması) veya sel olması durumunda ödeme hesabınıza otomatik olarak gerçekleştiriliyor.

Everledger

Pırlanta gibi lüks ürünlerin satışı sonrası blockchain sisteminde sertifika veriliyor. Çalınması durumunda sigortalıya tazminat ödeniyor. Çalınan malın el değiştirmesi ve yine Everledger sisteminde sertifikasının soruşturulması durumunda çalıntı mal tespit edilip sigorta şirketine kazandırılıyor.

B3i

B3i özellikle Avrupa merkezli birçok büyük Reasürans şirketinin ve brokerın bir araya gelerek oluşturulan bir konsorsiyum. Yukarıda da bahsettiğimiz sorunlardan biri olan, broker-sigorta şirketi-reasürans şirketleri arasındaki veri transferi için bir köprü kurarak maliyet azaltılması hedefleniyor. Bu yönde ilk ürünü de karmaşık katmanlı bir yapısı olan katastrofik hasarlar için düzenlenen hasar fazlası anlaşmalarına bir çözüm getirmek. Konsorsiyum yapacağı geliştirmelerin hasar prim oranında %0,5 gider oranında ise %4-5 oranında iyileştirme sağlayacağı öngörülüyor.


Yukarıda bahsedilen örneklerin uygulanma sayıları arttıkça pratikte yeni sorunlar ortaya çıkaracağına şüphe yok, örneğin karmaşık akıllı sözleşmeler ile yapılan bir protokolde uyuşmazlık olması durumunda bu konunun mahkemeye mi taşınacağı, mahkemeye taşınması durumunda farklı ülkeler arası bir anlaşma ise hangi ülkenin mahkemesine taşınacağı, mahkemelerin kod okuma yetkinliklerini mi geliştirecekleri, yoksa kodların yazıldığı ağların kendi mahkemelerinin mi olacağı gibi… Bunların hepsi bu sistemlerin bize yenilik getirdiğini ama bu yeniliklerle birlikte bilinmezliklerin de geleceğini gösteriyor.

Blockchain teknolojisi hızla ilerleyen, daha da fazla yenilik getirmesi muhtemel ama şu an itibari ile yukarıda da değindiğime benzer birçok soru işaretini pratikte barındıran bir teknoloji. Farklı sektörlerde de ortaya çıkacak yeniliklerin sigorta sektörüne uygulamalarını da önümüzdeki dönemde görebileceğiz. Henüz 15 yılını doldurmamış olan bu teknolojinin tüm sektörlere farklı bakış açısı kazandıracağını düşünüyorum.

Marmara Üniversitesi’nde Ekonometri lisans eğitimini daha sonra Viyana Üniversitesi’nde Ekonomi yüksek lisans programlarını tamamladı. Aksigorta’da Finans biriminde başladığı kariyerinde farklı roller üstlenmiş halen Finans biriminde yönetici olarak çalışmaktadır. İTÜ InsurTech’de Mentor olarak görev almaktadır.