Sürdürülebilirlik ve öngörülebilirlik için sektörün ihtiyacı çatı kanun

“Sigortacılığın Gelişiminde Çatı Kanun İhtiyacı” başlıklı panel Sigorta Tatbikatçıları Derneği (STD) tarafından online olarak Zoom platformunda düzenlendi. 

Quick Sigorta Genel Müdürü Ahmet Yaşar’ın moderatörlüğünde düzenlenen panele, Axa Sigorta Genel Müdürü Yavuz Ölken, Piri Reis Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Samim Ünan ve STD Başkanı Fahri Altıngöz konuşmacı olarak katıldı.

Moderatör Ahmet Yaşar, sigortacılık kanununun öneminden bahsetti. Yaşar, çok eski yıllardan bu yana konuyla ilgili çalışmalar olduğunu ancak düzenleme konusundaki dağınıklığın bir türlü giderilemediğini söyledi. Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (SEDDK) kurulmasının bu anlamda herkesi memnun ettiğini belirten Yaşar, hızlı düzenlemeler sayesinde sürdürülebilirlik ve öngörülebilirliğin tesis edilmesi gerektiğinin altını çizdi. 

Sektörün önündeki bariyer 

Daha sonra söz alan STD Başkanı Fahri Altıngöz, dün (27 Nisan) hayatını kaybeden Aksigorta’nın kurucu genel müdürü İlham Saner ve hayata veda eden tüm sigortacıları anarak konuşmasına başladı. Altıngöz konuşmasının devamında şunları söyledi: “Çağı yakalama anlamında tüm yasal düzenlemelerin günün koşullarına cevap verecek nitelikte olması gerekir. SEDDK yönetimi proaktif yaklaşımla birçok girişimde bulunuyor ama ilgili birçok taraf var. Tarım Bakanlığından Sağlık Bakanlığına, Çevre ve Maliye Bakanlığına kadar dağınık bir tablo söz konusu. Sigortacılık yasalarının yanı sıra tüketicinin korunması, kara yolları, afet, sivil havacılık, borçlar, SGK, medeni kanun, icra iflas gibi birçok kanundan besleniyoruz. Bu yüzden gecikmeler olabiliyor ve zamanında ihtiyaca cevap maalesef alınamıyor. Bu bir bariyer olarak duruyor sektörde. Bu yüzden sigortacılık sözleşmeleri ve sigortacılık faaliyetine ilişkin düzenlemelerin ortak çatıda buluşması faydalı olacaktır.” 

“Çatı kanun şart” 

AXA Sigorta Genel Müdürü Yavuz Ölken ise, en kritik noktanın güven olduğunu söyleyerek başladığı sözlerine şöyle devam etti: “Müşterilerimize sözleşme satıp tazminat ödüyoruz ama öyle bir noktadayız ki, dağıldık. En önemli konumuz hasarı düzgün ödemek. Sözleşmeler öyle kurulmalı ki sade ve anlaşılır olmalı ve kimsede soru işareti oluşmamalı. Anayasa mahkemesi bir karar alıyor, bu kararın yeniden düzenlenebilmesi için trafik kanununun değişmesi gerekiyor. Değişene kadar tazminatı borçlar kanununa göre hesaplamamız gerekiyor. İşin içinden çıkması zorlaşıyor. Her konuda uzlaşma olmuyor ve tüketici hakem heyetleri, tüketici mahkemeleri, sigorta hakemleri devrede ama hangisinin ne karar verdiğini bilmiyorsunuz. Sonuçta müşteri dağılıyor. Başka bir sorun da portföy mülkiyetiyle ilgili. Bu sorunu borçlar kanununda mı yoksa sigortacılık kanununda mı çözeceksiniz? Yani çatı kanuna doğru mutlaka gitmemiz lazım.” 

Mutfak çalışmasını SEDDK yapmalı” 

Ölken’den sonra söz alan Prof. Dr. Samim Ünan, sigortacılık alanındaki çatı kuruluş olan SEDDK’nın hukuki düzenlemelerin önemli bir bölümünü ikincil düzenleme olarak yaptığını söyledi ve şöyle devam etti: “Buna karşılık SEDDK’nın acele hareket edebilmesi mümkün olmuyor çünkü Adalet Bakanlığı var; karayolları, sivil havacılık ve birçok kanuna dağılmış durumdaki sigortacılık düzenlemeleri var. Kanununun ayak bağı olmaktan çıkıp yeniliklere açık olması lazım ama bunu yaparken de taraflardan birine avantaj sağlamaması lazım. Burada acele hareketle, dengelerin korunarak düzenlemelerin SEDDK’nın patronajında yapılması gayet uygun olacaktır. Ama buna itiraz gelecektir; mesela tüketici düzenlemeleriyle ilgili. Ama sigortacılık çok özel bir alan ve özel düzenlemelere ihtiyaç var. Kendi düzenlemelerini hazırlayıp önermeli. Tabi ki TBMM’nin önüne geçecek değil ama en azından mutfak çalışmasını SEDDK’nın yapması hızı arttırıp kolaylık sağlayacaktır.”