Yavuz Ölken: Müşterilerimizi iklim değişikliğinin etkilerine karşı koruyacak hizmetler geliştiriyoruz

İklim bağlamında risk tanımlarının değişmesi ve veri analitiği gibi alanlardaki gelişmelerle hayatımıza giren ve ekosistemimizi güçlendiren parametrik ürünler, müşterilerimizin hayatında hasar ödeyenden çözüm ortağına dönüşme sürecinde kilit rol oynayacak. İklim değişikliğine karşı müşterilerimizi henüz herhangi bir hasar oluşmadan AXA güvencesi altına almak için onların esenliğine katkı sağlayacak hizmetler geliştiriyoruz. 

AXA Sigorta CEO’su Yavuz Ölken, AXA Sigorta’da insanlığın gelişimi adına insanlar için önemli olanı korumak için çalıştıklarını söyleyerek, “Dünyanın en büyük sigorta şirketlerinden biri olarak etkileri ve sonuçlarıyla insanlığın ilerlemesi ve gelişimi açısından fark yaratacak her konuda üzerimize düşen bir sorumluluk var” dedi.  

AXA Net-Sıfır Sigorta İttifakının başkanı 

Öncelikle iklim değişikliğiyle mücadele ederken sektördeki paydaşlarla iş birliği yapmanın önemli olduğunu belirten Ölken şöyle devam etti: “AXA Grubu, BM Sürdürülebilir Sigorta İlkeleri’ni gözeten dünyanın önde gelen sekiz sigortacısı ve reasürörünün kurduğu, iklim değişikliğine karşı karbon emisyonlarını sıfırlamayı amaçlayan “Net-Sıfır Sigorta İttifakı”na başkanlık ediyor. Grup, marka amacını somutlaştırmak ve sürdürülebilirlik odağını güçlendirmek amacıyla bu sene açıkladığı AXA İlerleme Endeksi ölçeği ile halihazırda hırslı olan iklim odağını güçlendiriyor. AXA Grubu’nun geçtiğimiz aylarda yayınladığı, iklim stratejisini detaylı olarak ele aldığı 80 sayfalık İklim Raporu da bunun bir diğer göstergesi. AXA Sigorta olarak biz de Dünya Dostu Sigortacılık yaklaşımı çerçevesinde doğrudan ve dolaylı çevresel etkimizi en aza indirgemeye çalışıyoruz. Türkiye’deki ofislerde karbon ayak izimizi düzenli olarak takip ediyoruz. 2025 yılına kadar karbon emisyonumuzu yüzde 25, atıklarını ve su tüketimini ise yüzde 15 azaltmayı taahhüt ediyoruz. Acente toplantılarında azalttığımız tüketim ve atık sonucunda ortaya çıkan maddi tasarrufu ağaç bağışına dönüştürüyor; dağıtım kanalımızı da ‘Dünya Dostu Acente’ programı ile dünya dostu çabalarımıza katılmaya çağırıyoruz. ‘Dünya Dostu İşyerim’ ürünümüz ile Yeşil bina ve LEED sertifikalarına sahip işyerlerine fiyat avantajı ve ek destekler sağlayan bu ürün sayesinde tüketicileri sürdürülebilir iş pratiklerine teşvik ediyoruz.” 

Bu konuda toplumsal farkındalığa katkı sağlayacak çalışmalara imza attıkları bilgisini de veren Ölken, “Bu çerçevede hayata geçirdiğimiz ‘Dünya için Hareket Et’ projesiyle hareketsizliğin gezegen ve insan sağlığı üzerindeki etkilerine aynı anda dikkat çekiyor, insanlara günlük hayatlarında daha çok hareket ederek iklim değişikliğine karşı nasıl bir fark yaratabileceklerini anlatıyoruz.

Bu sene TURMEPA ile iş birliği yaparak projemizin odağını karbon yutağı ormanlardan 4 kat daha güçlü bir potansiyel barındıran denizlere ve Dünya’nın üçte ikisini kaplayan su ekosistemlerine çevirdik” dedi. 

Kıymetini kaybetmeden bilmek  

Afet yaşanan bölgelerdeki düşük sigortalılık oranının en büyük sebebini ülkemizde sigorta bilincinin düşük seyretmesi olarak gösteren Ölken, bu konuda şunları söyledi: “Türkiye dünyanın en hacimli ekonomilerinden biri ancak maalesef Türkiye’de sigorta penetrasyonu diğer OECD ülkelerine kıyasla hâlâ oldukça düşük bir seviyede kalıyor. Bunun ardında ise ülkemizde sigorta bilincinin yeterince gelişmemiş olması var. Öyle ki 2011 yılından beri zorunlu olmasına rağmen DASK’lılık oranı yalnızca %56 civarında seyrediyor. Depremlerden sonra artan prim üretimleri veya pandemiyle birlikte sağlık branşına artan ilgiye baktığımızda çoğu zaman insanların iş işten geçmeden, belirli olumsuzluklar deneyimlenmeden sigortaya yönelmediğini görebiliyoruz. Oysa durum tam tersi olmalı. Kıymetini kaybetmeden bilmek gerekiyor. Bu sebeple hem sektörün gelişimine hem de ülkenin iktisadi kalkınmasına katkı sağlamak için sigorta farkındalığına yatırım yapmayı sorumluluklarımızdan biri olarak değerlendiriyoruz. İnsanlara sigorta güvencesinin kendi ve sevdiklerinin canını korumaktan evleri ve iş yerlerini korumaya uzanan önemi anlatmamız ve ülke çapında bir sigorta farkındalığı geliştirmemiz gerekiyor. AXA Sigorta olarak bu alanda gerçekleştirdiğimiz fark yaratacak iletişim çalışmaları vesilesiyle insanlara sigorta güvencesine sahip olmanın hayatta nasıl bir fark yaratacağını anlatmaya devam edeceğiz.”  

Parametrik sigorta: Ödeyenden çözüm ortağına 

Yavuz Ölken, müşterilerinin hayatının her anında çözüm ortağı olmayı hedefleyen bir sigorta şirketi olarak müşterileri iklim değişikliğinin doğurduğu risklerden koruyabilmek için kendilerini yenileyerek güncel ihtiyaçlara paralel ürün ve hizmetler sunduklarını söyleyerek sözlerini şöyle tamamladı: “İklim bağlamında risk tanımlarının değişmesi ve veri analitiği gibi alanlardaki gelişmelerle hayatımıza giren ve ekosistemimizi güçlendiren parametrik ürünler, müşterilerimizin hayatında hasar ödeyenden çözüm ortağına dönüşme sürecinde kilit rol oynayacak. İklim değişikliğine karşı müşterilerimizi henüz herhangi bir hasar oluşmadan AXA güvencesi altına almak için onların esenliğine katkı sağlayacak hizmetler geliştiriyoruz. AXA Grubu’nun AXA Climate adlı parametrik risk transfer departmanı tarafından iklim değişikliğinin günlük hayattaki etkilerine karşı geliştirilen ve Türkiye’de bir ilk olan parametrik sigorta ürünü, bu hizmetlerden biri. Parametrik sigorta ile turizm, enerji, havacılık, inşaat gibi iklim değişikliğinden etkilenen ve bu etkilere karşı özellikle savunmasız olan sektörleri, ilgili risklere karşı teminat altına alıyoruz. İklim değişikliğinden kaynaklanan ve fiziksel olmayan ciro, gelir kaybı gibi hasarlar da AXA güvencesi ile korunuyor. Bunun yanı sıra bulut tabanlı hava verilerine dayalı erken uyarı çözümleri sunan İklim.co ile olan iş birliğimiz kapsamında hava koşullarını öngörerek müşterilerimizi mobil ve dijital kanallardan uyararak olası risklere karşı ev ve araçlarını koruyabilmelerine yardımcı olmayı planlıyoruz. Müşterilerimizi iklim kaynaklı olası zararlara karşı korumak için parametrik sigortacılık alanındaki çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”