Bireysel Emeklilik Sistemi, sürdürülebilir refahın anahtarı

Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, Türkiye’de Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) 12.5 milyon katılımcı ve 164 milyar TL’lik fon büyüklüğü ile sürdürülebilir refahın anahtarı olduğunu belirterek, “BES’in avantajlarını her fırsatta hatırlatıyoruz. Özellikle yüzde 25 devlet katkısı, Avrupa ülkelerinde bile olmayan bir teşvik. Ödediği katkı payıyla hak edebileceği maksimum devlet katkısı limitinin altında kalanlar için 2020’nin fırsatı yılsonuna kadar sürüyor” dedi.

Katılım Emeklilik Genel Müdürü Ayhan Sincek, “Sürdürülebilirlik sadece kurumlar için değil aileler ve bireyler için de önemli. Özellikle pandemi süreci bize mevcut yaşam şartlarımızın gelecekte de güvence altına alınmasının önemini bir kez daha gösterdi. Bunun anahtarının ise Bireysel Emeklilik Sistemi’nde olduğu daha iyi anlaşıldı” şeklinde konuştu.

Katkı payı eksiği olanlara fırsat

Türkiye’de BES için Devlet tarafından sağlanan teşviklerin kaçırılmaması gerektiğine dikkat çeken Ayhan Sincek, “BES’te verilen yüzde 25 devlet katkısının üst limiti asgari ücrete göre belirleniyor. Bu üst limit bir yıl içinde yıllık toplam brüt asgari ücret tutarının yüzde 25’ini geçemiyor. 2020 yılı içinde ödediği toplam katkı payıyla bu limitin altında kalan katılımcılar için yüzde 25 devlet katkısında maksimum yararlanma fırsat yılsonuna kadar sürüyor. Çünkü her yılın devlet katkısı hakkı, ilgili takvim yılıyla sınırlı. İmkanı olanlara, yüzde 25 devlet katkısından maksimum yararlanabilmeleri için aradaki katkı payı farkını yıl sonuna kadar yatırmalarını öneriyoruz. Henüz BES’e girmemiş vatandaşlarımız için de sisteme girmeleri, toplu para yatırarak bu yılın devlet katkısından da yararlanabilmeleri için tam zamanı” ifadelerini kullandı.

Sisteme giren her vatandaş yararlanabiliyor

BES’e dahil olan her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının tasarruflarına ek olarak yüzde 25 katkısı alabildiğini hatırlatan Ayhan Sincek, “Uzun vadeli düşünmenin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Bireysel olarak ne yapabilirim demeden ufak rakamlarla tasarrufa başlayabiliriz. Sistem zaten bu noktadan sonra esnek yapısıyla katılımcılarımıza her türlü konforu sağlıyor. Düzenli ödemelere ek olarak istediğiniz zaman ayrıca katkı payı da yatırmanız mümkün. Bir yandan emeklilik günlerine gönül rahatlığıyla hazırlanırken diğer yandan da BES fonlarında altından dövize kadar çeşitli fon alternatiflerine yatırım yaparak, getirilerin artması sağlanabilir” dedi.

BES fonlarının 2020 başından itibaren TÜFE’nin yüzde 9 puan üzerinde getiri sağladığını belirten Sincek, 2019’da tüm yatırım araçlarından daha fazla kazandırarak getiri şampiyonu olan BES fonlarının, kuruluşundan beri reel getirisinin ise yüzde 83 olduğunu belirtti.

Sincek şöyle devam etti, “TÜFE; BIST-100 ya da döviz sepetinden daha fazla getiriye sahip BES fonları, istikrarlı şekilde büyümeye devam ediyor. BES fonlarının yılsonunda 168 milyar TL’lik büyüklüğe erişmesi ve GSYH’nin yüzde 3’üne ulaşması bekleniyor.”

Faizsiz fonlar sistemi yukarı taşıyor

“Bu büyümede katılım esaslı BES’in çok önemli bir rolü olduğunu görüyoruz. Özellikle 2017 yılında gerçekleşen düzenlemelerin ardından yeni bir kategori tanımlanmış oldu ve Otomatik Katılım Sistemi’nde faizsiz fonların konvansiyonel fonlara göre daha fazla tercih edilmesi ile bu kategorinin beklenenden daha derin ve kapsayıcı olduğunu kanıtlıyor. 30 Eylül 2020 itibariyle OKS kapsamındaki tüm fonların içindeki katılım fonlarının payının yüzde 63 olduğu görülüyor.

Sonuç olarak faiz hassasiyeti olan vatandaşların kendilerine alternatif sunulduğunda faizsiz ürünleri daha fazla tercih ettiği görüldü. Yılbaşından bugüne emeklilik sektörü yüzde 21,5’lik getiriye sahipken sadece faizsiz fonlar ise yüzde 40,2 civarında getiri sağladı. Faizsiz fonlara teveccüh artıyor, faizsiz fonlar da yüksek oranda getiri ile emeklilik sistemini yukarı taşımaya devam ediyor.”