Uğur Gülen’in kaleminden: Sektör için iklim değişikliğine karşı harekete geçme zamanı!

Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, “İklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarını yaşadığımız sağlıkta, tarımda, yangın ve hasarlarda, doğal afetlerde kurumlara ve bireylere daha fazla koruma sağlanması ve ekonominin bu riskler karşısında daha dayanıklı hale gelmesi için sektörümüzün yapabileceği ve yapması gereken çok şey var.” dedi.
Uğur Gülen, linkedin hesabından yayınladığı “Sektör için iklim değişikliğine karşı harekete geçme zamanı!” başlıklı yazısında şu ifadelere yer verdi:

 

 

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında her yıl düzenlenen COP toplantılarının 27’ncisi olan COP 27 2022’nin Kasım ayında Mısır’ın Şarm El Şeyh kentinde yapıldı. Toplantı öncesinde konuyla ilgili tartışmaların odağında, 2015 Paris Anlaşması’nda yer alan küresel sıcaklık artışını yüzyıl sonuna kadar 2 derecenin altında tutmak, tercihen 1,5 derece ile sınırlandırmak ve karbon emisyonlarını 2050 itibarı ile sıfırlamak hedefleri vardı. Göründüğü kadarıyla 1,5 derece hedefini tutturmak giderek zorlaşıyor, çünkü bütün ülkeler aynı hız ve samimiyetle çalışmıyor bu konuda.

COP 27’de 1,5 derece hedefine ulaşmayı güvence altına alma yönünde kayda değer bir adım atılmadı. En önemli karar iklim değişikliğinden etkilenen yoksul ülkeler için zengin ülkelerin katkılarıyla bir fon hazırlanmasının kabulü oldu. Yoksul ülkelerin zararlarını karşılamak ve uyum yatırımlarında kullanılmak üzere planlanan bu fon 260 milyon ABD dolarına yaklaşıyor.

Şarm El Şeyh toplantısı başlamadan önce saygın The Economist dergisi “1,5 Derece ile Vedalaşın” kapağıyla yayımlandı[1]. Dergi bu hedefin gerçekçi olmadığına dikkat çekerek, “ulaşamayacağınız hedeflerin peşinde koşmayın, iklim değişikliğinin sonuçlarına uyum sağlama yönündeki yatırımlar çok önemli” demeye getirdi ve bu süreçte sigorta sektörünün oynayacağı kritik role dikkat çekti. Bir başka ifade ile, COP 27 toplantısı sigorta sektörünün bu alandaki önemli rolünün bir kez daha hatırlanmasına vesile oldu.

Elbette her şeye rağmen karbon emisyonlarını düşürme çabalarından vazgeçmemiz söz konusu olamaz. Ama aynı zamanda iklim değişikliğinin sonuçlarına uyum sağlama ve ekonomik dayanıklılığı artırma yönünde yatırımların öneminin arttığı da bir gerçek ve bu konuda sigorta sektörünün yapabileceği çok şey var. İklim değişikliği sonucunda ortaya çıkan #sel#kuraklık#orman yangınları ve sağlık sorunları gibi konularda bireylerin ve kurumların bazı önlemleri almalarını gerektiren maddelerin poliçelerde yer alması, sürece uygun yeni ürünlerin hizmete sunulması ekonomik dayanıklılığı ve uyum sürecini güçlendirecektir.

Küresel Sigorta Birlikleri Federasyonu (Global Federation of Insurance Association) COP27’ye çağrıda bulunarak can kayıplarını ve ekonomik zararı azaltmak için tüm tarafları iklim değişikliğinin sonuçlarına karşı dayanıklılığı artırmak için harekete geçmeye davet etti.[2] Yapılan açıklamada, “İklim değişikliği nedeni ile ortaya çıkan zararlarla, bu zararların son tahlilde reasürans şirketleri tarafından karşılanan bölümü arasında birçok ülkede ve bölgede hâlâ büyük fark olduğu” vurgulandı ve “sigorta sektörünün risklerin değerlendirilmesi, ölçümü, uyum sağlanması gibi konularda daha aktif olacağı ve artan riskler karşısında bir alarm mekanizması gibi işlev görerek paydaşlarını uyarabileceği” ifade edildi.

2021 yılı Ocak ayında Birleşmiş Milletler’in desteğiyle kurulan Race to Resilience (Dayanıklılık için Yarış) adlı platform da COP 27’de sektörümüzü yakından ilgilendiren bir girişimi hayata geçirdi.[3] Hükümetlerin yer almadığı bu platform Sigorta Uyum Hızlandırma Kampanyası’nı başlattı. Bu kampanya, çeşitli iş birlikleriyle iklim değişikliğinin fiziksel risklerine karşı varlıkları daha iyi koruyacak bir pozisyona gelmeleri ve bu risklerin azaltılmasında daha fazla rol oynamaları için tüm dünyada 3.000 sigorta şirketini 12 ay içinde harekete geçirmeyi amaçlıyor.

Bir önemli adımı daha aktararak bu yazıyı bitireyim. Afrika’da faaliyet gösteren önde gelen 80 sigorta şirketi kıtanın en fazla etkilenmeye açık topluluklarını ve varlıklarını iklim değişikliğinin risklerinden korumak için Afrika İklim Risk Oluşumu çerçevesinde 14 milyar ABD doları tutarında bir fona imza attılar. Bu fonun yaklaşık 1,4 milyar insan için sigorta korumasını güçlendireceği tahmin ediliyor.

Türkiye de #iklim değişikliğinin etkilerinin hissedildiği ve bu alandaki risklerinin iyi yönetilmesi gereken ülkeler arasında bulunuyor. İklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarını yaşadığımız sağlıkta, tarımda, yangın ve hasarlarda, doğal afetlerde kurumlara ve bireylere daha fazla koruma sağlanması ve ekonominin bu riskler karşısında daha dayanıklı hale gelmesi için sektörümüzün yapabileceği ve yapması gereken çok şey var.

[1] The Economist, 5-11 Kasım 2022, s:45

[2] https://www.reinsurancene.ws/cop-27-global-re-insurers-call-for-action-to-reduce-impacts-of-climate-change/

[3] https://www.edie.net/race-to-resilience-un-backed-campaign-launches-new-drive-for-insurer-action-on-climate-risk/