Afet risk modelleyicisi Moody’s RMS, 6 Şubat’ta Türkiye’nin güneyinde meydana gelen iki depremden kaynaklanan ekonomik kayıpların 25 milyar doları aşacağını ve sigorta ve reasürans sektörü kayıplarının 5 milyar doları aşacağını öngörüyor.
reinsurancene.ws’de yer alan habere göre, Moody’s RMS’den alınan bu tahminler, Suriye’deki herhangi bir zararı kapsamamakta, dolayısıyla yalnızca Türkiye’deki depremlerin etkilerine dayanmakta ve özel sigortacılar ile Türkiye Doğal Afet Sigortaları Havuzu’nun (DASK) zararlarını içeriyor.
Her iki tahmin de, Moody’s RMS Avrupa Deprem Modellerinden yararlanan depremlerin bir analizine dayanmaktadır ve Türkiye’deki konut, ticari ve endüstriyel hatlardaki mülk ve içerik hasarını ve iş kesintilerini yansıtmakta.
Bununla birlikte, tahminler, olay sonrası kayıp artışını veya ulaşım ve kamu hizmeti altyapısı gibi modellenmemiş risklerdeki kayıpları hariç tutuyor.
Moody’s RMS’de Deprem Modeli Geliştirme Başkan Yardımcısı Nilesh Shome, “Depremler, geometrik olarak karmaşık fayları birden çok dalla parçaladı ve 400’den fazla 4 veya daha büyük depremi içeren aktif bir dizinin parçasıydı. Bir depremin, 7.5 büyüklüğündeki bir depremi tetiklemesi çok sıra dışı. En büyük iki deprem önemli yer hareketleri oluşturdu ve birçok alan her iki olaydan da etkilendi” dedi.
Dün itibariyle 335 binden fazla binanın hasar gördüğü bildirildi. 6 Şubat’ta meydana gelen 7.8 ve 7.5 büyüklüğündeki depremleri sonucunda 43 binden fazla insanın hayatını kaybetti.
Moody’s RMS’den alınan bu tahminler, risk modelleyicileri KCC’nin depremlerden kaynaklanan 20 milyar dolara yakın ekonomik kayıp konusunda uyarmasının ardından geldi. O araştırma sigortalı kayıpları 2,4 milyar dolar olarak tahminlemişti.
Verisk’in Extreme Event Solutions’ı da depremler hakkında yorumunda 20 milyar dolardan fazla ekonomik kayıp ve bunun 1 milyar dolarından fazlasının sigorta tarafından karşılanacağını belirtmişti.
Bu tahminler biraz farklılık gösterse de, açık olan bir şey, bölgede var olan büyük sigorta koruması açığı. Maliyetlerin büyük çoğunluğu, sigorta penetrasyonunun düşük seviyelerde olduğu bir ortamda sigorta koruması tarafından karşılanmayacak. Bu da bölge yeniden inşa edilmeye çalışılırken faturayı hükümetin ödemek zorunda kalacağı anlamına geliyor.
