TSB: Medikal enflasyon sağlık branşında öngörülebilirliği olumsuz etkiliyor

Türkiye Sigorta Birliği, dergimize sağlık sigortasındaki prim artışlarıyla ilgili açıklamada bulundu. Birlik, sektörün referans aldığı listelerde yapılan artışların sağlık enflasyonunun artışını tetiklediğini vurguladı: “Bu durum bir yandan sigorta şirketlerinin tazminat yükünü artırırken diğer yandan sigorta şirketleri için öngörülebilirliği olumsuz etkilemektedir. Bu artışların yanı sıra, asgari ücret artışı ve döviz kuru, çalışan ücretleri ve tıbbi malzeme fiyatlarını etkilediğinden primler üzerinde dolaylı etkiye sahip olabilmektedir.”

Sağlık sigortasındaki prim artışlarının sebeplerini araştırmak üzere Türkiye Sigorta Birliği’nden (TSB) konuya dair bilgi aldık. Sağlık sigortalarında primler belirlenirken hem tazminat frekansı hem de hasar maliyetleriyle ilgili beklentilerin dikkate alındığı belirtilen açıklamaya şu şekilde devam edildi: “Sağlık sigortaları primlerinin tespitindeki en etkili faktör, hasar maliyetlerinde, diğer bir deyişle hekim ücretleri, ilaç/tıbbi malzeme fiyatları, tanı, teşhis ve tedavi maliyetlerindeki artışlar olarak açıklanabilecek sağlık enflasyonudur. Bu noktada meslek örgütleri ve kamu tarafından açıklanan ve referans olarak kullanılan rehberlerde yapılan artışlar sağlık enflasyonunda (medikal enflasyon) belirleyici rol oynamaktadır. Bu artışların yanı sıra, asgari ücret artışı ve döviz kuru, çalışan ücretleri ve tıbbi malzeme fiyatlarını etkilediğinden primler üzerinde dolaylı etkiye sahip olabilmektedir.”

Sektörün referans almış olduğu listelerde yapılan artışların sağlık enflasyonunun artışını tetiklediği vurgulanarak, “Bu durum bir yandan sigorta şirketlerinin tazminat yükünü artırırken diğer yandan sigorta şirketleri için öngörülebilirliği olumsuz etkilemektedir” dendi.

 

Maliyet artışı en iyi şekilde yönetilmeye çalışılıyor

TSB açıklamasına sigorta sektörünün hastane maliyetlerini yansıtmak durumunda olduğu kaydedilirken buna rağmen, bu artışların sigortalılar adına en iyi şekilde yönetilmeye çalışıldığının altı çizildi. Açıklamaya şu şekilde devam edildi: “Geçtiğimiz yıl ülkemizdeki sağlık hizmetlerinde gerçekleşen maliyet artışları nedeniyle sağlık sigortalarında da prim artışları görülmüştür. Bununla birlikte, primlerin belirlenmesinde hasarsızlık indirimi, kullanılan hastane grubu, kişilerin sağlık beyanlarındaki farklı durumlar, alınan teminatlar gibi kriterler de rol oynadığından poliçe primleriyle ilgili oluşabilecek artışlar sigortalı özelinde değişmektedir. Bu kapsamda, sağlık sigortası primleri doğrudan sağlık sektöründeki enflasyondan etkilenerek değişmekte olup hekim ücretlerindeki bahse konu artışlar, sarf malzemelerin dövize endeksli olması, teşhis/tedavi maliyetlerindeki yükseliş sağlık sigortası şirketlerinin maliyetlerini oldukça büyük oranda arttırmıştır. Maliyetlerin artışı, doğal olarak primleri de etkilemektedir. Buna karşın, salgın sürecinde de görüldüğü gibi, sektörümüz her durumda sigortalılarının yanında olup sigortalıların alım gücünü düşürecek ve mağduriyetlerine sebep olabilecek düzeyde artışlardan kaçınmaktadır.”

TSB, sağlık sigortalarının öneminin covid-19 salgınıyla çok güçlü biçimde ortaya çıktığını hatırlatarak şu hususların altını çizdi: “Sigorta sektörü olarak, sağlık sigortasında salgın döneminde önemli bir sınav verdiğimizi ve bu sınavı başarıyla geçtiğimizi düşünüyoruz. Geçtiğimiz dönemlerde sağlık branşında, başta tamamlayıcı sağlık sigortası olmak üzere, sigortalı sayısında önemli bir artış yaşanmasını artan sigorta bilinci ve farkındalığının bir sonucu olarak görüyoruz. Özellikle fark ücreti ödemeden özel hastaneleri kullanmak isteyen vatandaşlarımız için uygun poliçe primleriyle özel sağlık kuruluşlarında tedavi imkânı sunan tamamlayıcı sağlık sigortasına olan talep önemli ölçüde artmıştır.

Tss branştaki büyümenin lokomotifi

2023 yılı Mayıs ayı sonu verileri incelendiğinde, tamamlayıcı sağlık sigortası (tss) kaynaklı olmak üzere geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre sağlık sigortalı sayısında artış yaşandığı görülmektedir. Mayıs sonu itibarıyla tamamlayıcı sağlık sigortalı sayısı 3,4 milyonu aşmış, özel sağlık sigortalı sayısı da 2,5 milyona yaklaşmış durumdadır. Bu kapsamda görüldüğü üzere, branştaki büyüme yalnızca prim artışına bağlı bir büyüme olmayıp sigortalı sayısı da artmaktadır. Kişilerde sağlık bilincinin artması, risk algısının yükselmesi ve konu ile ilgili bilinirliğin artmasına yönelik çalışmalar sağlık alanında sigortalı yaşam anlayışının gelişmesine vesile olup sigortalı sayısının artmasını sağlamıştır. Sağlık sigortacılığı branşı, sahip olduğumuz ve gelecek vaat eden genç nüfusumuz sayesinde ve sigorta bilincinin her geçen gün artmasıyla yüksek bir büyüme potansiyeline sahiptir. Özellikle tamamlayıcı sağlık branşında geçtiğimiz dönemde elde edilen büyümenin süreklilik göstereceği ve yeni sigortalı kazanımının devam edeceği öngörülmektedir.”

Sigortalı kaybı yok

Branş genelinde sigortalı kaybı görülmediğini açıklayan TSB, son yıllarda branşın sigortalı sayısında görülen artışın en önemli kaynağının tamamlayıcı sağlık sigortası olduğunu kaydetti ve açıklamasına şöyle devam etti: “Şirketlerimizin sigortalı memnuniyetini temel alarak çalışmaya devam etmesiyle birlikte, yeni sigortalı kazanımının da devam edeceği öngörülmektedir. Bu noktada, sigorta şirketlerimizin sigortalıların alışkanlık ve beklentilerini dikkate almaları son derece önemli olup stratejilerini sigortalıların değişen beklentilerini karşılayacak şekilde belirlemeleri gerekmektedir. Ayrıca, son yıllarda yapılan yasal düzenlemeler sonrasında sektör olarak sürdürebilirlik çerçevesinde sağlık ekosistemindeki ortaklarımızla sigortalılarımıza dijital ve özellikle hayatı kolaylaştıran farklı fırsatlar sunarak, memnuniyetlerini daha da yukarılara çekmek için çalışmalara aralıksız devam etmekteyiz. Covid-19 tecrübesi ile birlikte dijitalleşmenin de hızla arttığı günümüz dünyasında, sağlık hizmet sağlayıcılarının tele sağlık uygulamalarına daha fazla ağırlık verecekleri ve hastaların çevrim içi platformlar üzerinden destek aldıkları tele sağlık uygulamalarına talebin de artacağı tahmin edilmektedir. Bu doğrultuda gerek yeni ürün ve hizmetler gerekse de hâlihazırda sunulan tamamlayıcı ve özel sağlık sigortaları sayesinde sağlık sigortacılığının gelişimini sürdürmesi beklenmektedir. Bu anlamda gerek tamamlayıcı sağlık sigortasının gerekse de özel sağlık sigortasının kendi hedef kitlelerinin teveccühleriyle büyümeye devam edeceği değerlendirilmektedir. Bu sayede biz de sigorta sektörü olarak, bireylerin nitelikli sağlık hizmetine erişimine fayda sağlamayı sürdüreceğiz.”

TSB son olarak, ileri yaşlardaki sigortalılara ilişkin yenilikçi ürün ve modellerin geliştirilmesinin gündemde olduğunu da belirterek, “Bununla birlikte, poliçe primleriyle ilgili ilerleyen dönemlerde oluşabilecek artışlar sigortalı özelinde değişmekte olup birçok sigortalı vatandaşımız hasarsızlık indirimlerinden faydalanabilmektedir. Bu sebeplerle, kişi bazlı prim artışı örnekleri geneli yansıtmamaktadır” diyerek açıklamasına son verdi.

TOPLAM POLİÇE SAYISI            SEYAHAT HARİÇ POLİÇE SAYISI

2022     6.294.596                                                       3.608.535

2021     5.478.386                                                       3.812.945

2020     4.040.833                                                       2.990.388

Kaynak: TSB web sitesi

Üstteki rakamlar, 2022’deki yüksek poliçe sayısının seyahat sağlıktan kaynaklandığını, tss ve öss toplamında ise düşüş kaydedildiğini gösteriyor. Pandemiden sonra seyahat haricindeki yükseliş ise 2021 rakamlarında rahatça gözleniyor.