Global reasürans şirketi Swiss Re, geçen yıl hem doğal hem de insan kaynaklı felaketlerden kaynaklanan toplam sigortalı zararların 132 milyar dolar olduğunu tahmin etti ve ekonomik kayıpların bu rakamın iki katından fazla, yani 284 milyar dolar olduğu düşünülüyor.
Swiss Re’nin raporlarına göre sigortalı toplam, doğal afetlerden kaynaklanan 125 milyar dolar ve insan kaynaklı olaylardan kaynaklanan 7 milyar dolardan oluşurken, ekonomik kayıp toplamı doğal afetlerden 275 milyar doları ve insan yapımı olaylardan sadece 9 milyar doları yansıtıyor.
Florida’daki Ian Kasırgası, Fransa’daki dolu fırtınaları, Avustralya ve Güney Afrika’daki seller, Avrupa ve ABD’deki kış fırtınalarının yanı sıra Avrupa, Çin ve Amerika’daki kuraklık nedeniyle rekor kıran hasarlar ile 2022, üst üste hasarların sigortalandığı ikinci yıl oldu. Swiss Re, doğal afetlerden kaynaklanan gelirin 100 milyar doları aştığını belirtiyor. Bununla birlikte, tahminlere göre, sigortalı kayıplar, 2021’deki 130 milyar dolarlık sigortalı kayıp rakamıyla oldukça tutarlıyken, ekonomik kayıplar aslında bir önceki yılın 303 milyar dolarından daha düşüktü.
Ancak Swiss Re, sigortalı ve ekonomik toplamın her ikisinin de 10 yıllık ortalamaların oldukça üzerinde yer almasıyla birlikte, geçen yılın zararlarının, son otuz yılda sigortalı zararlarda yıllık ortalama yüzde 5-7’lik bir artışa ilişkin uzun vadeli eğilimi yeniden teyit ettiğini belirtiyor.
Swiss Re’de Felaket Tehlikeleri Başkanı Martin Bertogg, “2022’deki kayıpların büyüklüğü, istisnai doğal tehlikelerin bir hikayesi değil, daha ziyade istisnai enflasyonla vurgulanan artan mülk maruziyetinin bir resmidir. Enflasyon düşebilirken, doğal afetlere karşı hassas bölgelerde artan değer yoğunlaşması, artan kayıplar için önemli bir itici güç olmaya devam ediyor. Sektörümüz için bu, hem en son riskleri risk değerlendirmelerinde daha dikkatli bir şekilde yansıtmak hem de toplumu daha iyi hazırlıklı olması için desteklemeye devam etmek için bir çağrıdır.” dedi.
Swiss Re, geçen yıl istisnai enflasyon baskısı ile ağırlaşan yüksek zarar rakamlarının ana sebepleri arasında ekonomik büyümeyi ve açık alanlardaki mülk varlıklarının birikimini vurguluyor.
Afet olaylarının sıklığı ve şiddetindeki artışın yanı sıra kapsama talebinin arttığını, aynı zamanda enflasyonun geçen yıl gelişmiş ekonomilerde ortalama yüzde 7 ve gelişmekte olan ekonomilerde ortalama yüzde 9 arttığını belirtiyor.
Yüksek fiyatların etkisi, binaların, araçların ve diğer sigortalanabilir varlıkların nominal değerini artırmak ve böylece doğal afetlerin neden olduğu hasarlar için sigorta taleplerini artırmak oldu. Swiss Re Grubu Baş Ekonomisti Jérôme Jean Haegeli, “Ekonomik fırtına sona ermedi ve mevcut enflasyon baskısı göz önüne alındığında faiz oranlarının muhtemelen daha da artması gerekecek. Bu, daha yüksek finansman maliyetleri anlamına geliyor ve sonuç olarak kapasite sağlayıcılar, risk değerlendirmesi ve zarar deneyimi de dahil olmak üzere bir dizi nedenden dolayı sermaye dağıtımında muhtemelen daha temkinli kalacaklar. Görüşümüze göre, daha yüksek riskler azalan risk iştahıyla karşılaştıkça, artan fiyatlar için ivme, daha yüksek tutmalar ve daha sıkı şartlar ve koşullar muhtemelen devam edecek” şeklinde konuştu.
