Üç yıllık deneme yanılma sürecinin ardından, hibrit çalışma ortamları nihayet daha kapsayıcı hale geliyor. Deloitte’un 10 farklı ülkeden 5.000 kadınla anket yaptığı üçüncü yıllık Work at Work ( https://www.deloitte.com/global/en/issues/work/content/women-at-work-global-outlook.html ) anketine göre, toplantılardan ve kararlardan dışlanmış hissettiğini bildiren kadınların sayısı geçen yıla göre yüzde 36’dan fazla azaldı. Raporda, karma bir programda çalışan kadınların yüzde 37’si, diğer iş arkadaşlarıyla gayri resmi etkileşimler de dahil olmak üzere dışarıda bırakıldıklarını söylerken, bu oran yüzde 58’den düştü.
Bloomberg’de yer alan habere göre, şirketlerinin üst düzey liderlerine yeterince erişimleri olmadığını söyleyen hibrit çalışanlar için de benzer bir düşüş oldu ve kadınların bu tür endişelerini dile getirenlerin oranı geçen yıl yüzde 45’e kıyasla yüzde 30’du.
Deloitte küresel kapsayıcılık lideri Emma Codd, bu rakamların hibrit çalışmanın artan sancılarını yansıttığını söyledi. Codd,”Geçen yıl, birçok lider ve birçok takım için yolunu bulma durumuydu. Bu yıl bunun bazı kısımlarında iyileşme görüyoruz, ancak bazı gerçekten önemli bileşenlerin olmadığını görüyoruz. Liderler gibi kuruluşların da bu konuda daha bilinçli olması gerekiyor.” dedi.
Toplamda, ankete katılan kadınların yüzde 52’si işverenlerinin değiştiğini ve böylece ofiste tam zamanlı çalışmaya geri döndüklerini söylerken, kadınların yüzde 35’i hibrit bir programda çalışmalarına izin verildiğini söyledi. Kadınların ek yüzde 8’i, nerede çalışmak istediklerine karar vermede kendilerine tam esneklik sunulduğunu söyledi.
Hem Amazon.com Inc. hem de Starbucks Corp. çalışanların haftada en az üç gün yüzünü göstermesini zorunlu kılarken, bu yıl daha fazla şirket çalışanlarını ofise geri çağırıyor. Walt Disney Co.’da haftada en az dört gün bu durum geçerli.
Göreve dönüşle birlikte yeni sorunlar ortaya çıkıyor. Hibrit bir çalışma programına sahip olmalarına izin verildiğini söyleyen yaklaşık 2.200 kadından yüzde 33’ü, patronları esneklik hakkında ne derse desin, ofiste olmalarına dair hala söylenmemiş bir beklenti olduğunu söyledi. Kadınlar, esneklik ve öngörülebilirlik eksikliğinin de arttığını söyledi.
İş düzenlemeleri söz konusu olduğunda esneklik sağlamak, hem kadın çalışanları cezbetmek hem de elde tutmak için kilit nokta olabilir. Esnek çalışma programlarına sahip kadınların üçte ikisi, öncekine kıyasla mevcut işverenlerinde en fazla üç yıl kalmayı planladıklarını söyledi. Öte yandan araştırmaya göre esnek programları olan 10 kadından biri, işverenleri onları ofise geri getirirse yeni bir iş aramaya başlayacaklarını söyledi.
Emma Codd, “Hibrit çalışma çok iyi bir şey olabilir. Şirketlerin hala bunu çözmeye çalıştığını anlıyor, ancak onları uygulamayı tamamen terk etmemeye teşvik ediyor. Elbette hassaslaştırın, ancak U dönüşü yapmayın.” şeklinde konuştu.
