Son yıllarda artan doğal felaketler, yükselen enflasyon ve ekonomideki diğer gelişmeler, sigorta ve reasürans sektöründe de değişime neden oldu. Doğal felaketlerin görülme sıklığı artarken, reasürans maliyetlerinin de yükseldiğini belirten Howden Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Bölge CEO’su Atınç Yılmaz, “2017’ye kadar doğal afet kaynaklı hasarlar yılda 50 milyar dolara ulaşıyordu. Bu oran son beş yılda 100 ila 130 milyar dolar seviyesine ulaştı.” dedi. “Deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak özellikle yangına ve depreme yönelik maliyet artışı bekliyoruz.” diyen Yılmaz, “Şimdiden depremin beklendiği illerde konut ve DASK gibi poliçelerin yanı sıra ticari segmentte de talep artışı söz konusu. Ancak talepteki artışa rağmen sigorta şirketlerinin ilgili bölgelerde artan maliyetleri, iş kabulünü olumsuz etkilemeye başladı. Deprem riski yüksek bölgelerde sigortalama kapasitesinde daralma yaşanabilir.” değerlendirmesini yaptı.
İklim değişikliği, enflasyonda küresel çapta görülen yükseliş ve ekonomideki gelişmelerin reasürans maliyetlerini yükselttiğini belirten Howden Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Bölge CEO’su Atınç Yılmaz, “2017’ye kadar doğal afet kaynaklı hasarlar yılda 50 milyar dolara ulaşıyordu. Bu oran son beş yılda 100 ila 130 milyar dolar seviyesine ulaştı.” diye konuştu. İngiltere merkezli Howden Group Holdings’in sigorta brokerlik kolu Howden olarak, özellikle yangına ve depreme yönelik maliyet artışı beklediklerini ifade eden Yılmaz, “Türkiye’de deprem olabileceği ve zarar algısı çok yüksek. Maraş depreminin reasürans piyasasına yaklaşık 6 milyar dolarlık maliyet yaratması bekleniyor. Olası bir İstanbul depreminde çok daha büyük bir tabloyla karşılaşacağımız beklentisi, piyasadaki reasürans maliyetlerinin gerilemesi olasılığını da engelliyor. Sektör için önümüzdeki dönemde en zorlayıcı başlıklardan biri reasürans maliyetlerindeki artış olacak.” dedi.
Deprem bölgesinde talep de maliyetler de yükselişte
“Şimdiden depremin beklendiği illerde konut ve DASK gibi poliçelerin yanı sıra ticari segmentte de talep artışı söz konusu. Ancak talepteki artışa rağmen sigorta şirketlerinin ilgili bölgelerdeki maliyetleri, iş kabulünü olumsuz etkilerken; deprem riski yüksek bölgelerde iş kabul etme oranları daralabilir.” diyen Atınç Yılmaz, sektörle ilgili şu bilgileri verdi: “Sektör büyük bir dönüşüm içinde. 2021 yılına kadar reasürans sektöründe maliyet açısından sakin bir süreç devam ederken, 2021’den itibaren durum farklılaşmaya başladı. Reasürans piyasasında artan maliyetlerin etkileri tüm dünyada görülüyor. 2023’e bakarak 2024 yılında da reasürans maliyetlerinin biraz daha yavaşlayarak ama artış trendine devam edeceğini görüyoruz. Dünyadaki sigortacıların ve karar vericilerin her yıl Eylül ayında Monte Carlo’da gerçekleştirdiği buluşmanın en büyük çıktısı, benim gözlemime göre, 2023 yılında maliyetlerdeki hızlı artışın 2024 yılında da hız kesse de devam edeceği yönünde. Dünyadaki reasürans firmaları; fiyatlar yeterli bir seviyede olduğu müddetçe kapasite verebileceklerini, fiyatlarda yeterli artışları görmedikleri durumlarda kapasitelerini azaltma yoluna gideceklerini ya da veremeyeceklerini beyan ediyorlar. Bu noktada öncelik, risklerini iyi yöneten firmalara verilecek.”
‘Desteğimiz artarak devam edecek’
Türkiye’de şubat ayında yaşanan deprem felaketine ek olarak, mevcut ekonomik koşulların sigorta şirketleri üzerinde bir baskı yarattığını dile getiren Atınç Yılmaz, “Bu baskı özellikle sermaye yeterliliği kısmında gün geçtikçe artıyor. Reasürans piyasası artan riskler ve değişen pazar dinamiklerinde uyum sağlayabilmek için stratejik uyum ve uzmanlıklarını yeniden gözden geçirdiği bir dönüşüm sürecine girdi. Bu noktada Howden Tiger Analitik ekibi, geniş kapsamda yapılandırılmış bir çözüm birimi konumunda hareket ediyor. Ekibimiz geleneksel reasürans çözümlerinin ötesinde en optimum reasürans maliyetini belirleme ve sermaye yapılarını yönetme konusunda da danışmanlık süreçlerinde yer almayı sürdürüyor. Özellikle bu tip kapasite daralmasının yaşandığı ve yüksek fiyatların olduğu bir ortamda brokerlere çok daha fazla sorumluluk düştüğünün de altını çizmek gerekiyor. Bizim de bu süreçte piyasaya olan desteğimiz artarak devam edecek.” diye konuştu.
